SON DAKİKA
SON DAKİKA


Tebdil-i Mekan
20.11.2021

Merhabalar.

Geçen hafta “Anda olmak, anda kalmak” konulu yazımı tamamladıktan hemen sonra kuzenimden gelen mesaj, sanki ne kadar anda olduğumu değerlendirmek için bana sunulan bir test ya da sınav niteliğindeydi. Onunla çocuklukta geçirdiğimiz güzel günleri anarak birbirimizi ne kadar çok özlediğimizden bahsederken Gökçeada’dan Mersin’e gideceğini söylediğinde, “Önceden haberdar olsaydım çalışma programımı ayarlayıp ben de gelirdim” derken, onun “Hadi gel, ne güzel olur” cümlesi ile başlayan şartları zorlama maceram mükemmel şekilde ilerledi ve nöbet sonrasındaki gün kendimi Adana uçağında buldum.

Adana’ya inişimde daha önce birlikte çalıştığım çok sevdiğim iş arkadaşımla bir kahve içimi sohbet, kuzenlerle buluşma, sevdiğim insanlarla vakit geçirme ile devam eden Mersin’e varış maceram bana bir kez daha, olmak ya da yapmak istediğim her ne ise onun için şartları zorlamayı öğretti. Bir ay öncesinden hazırlanmış çalışma programı, nöbetler, yapılacaklar, planlar, programlar derken, hiç olmayacak bir vakit gibi görünen zaman dilimi içinde her şey oldu, yolunu buldu. Nöbetin hemen sonrasındaki dinlenme gününde yola çıkma konusunda geniş zamanda düşünecek olsam, bu fikre destek vermeyecek pek çok akılcı neden sayabilecekken, bir anda bu da mümkün göründü. Belki de sadece istemek ama gerçekten istemek olmazları olur kıldı, nöbet sonrasında yola çıkarken ki yorgunluğumu düşünmeye bile fırsat vermedi.

“Anda olmak, anda kalmak” gibi, istenilen bir zamanı yaşamak için harekete geçmek ve belki de şartları zorlamak da, gelecekte “anda” olmanın bir parçası. Şimdi Mersin’de tüm gün sevdiklerimle vakit geçirip, gezip, görüp, gülüp, eğlenip, yaşamdan zevk alıp, anın tadını çıkardığım bir günün akşamında, hem çayımı yudumlayıp hem de hissettiklerimi yazıyorum. Yaşantımıza dokunan, duygularımıza temas eden, iyi hissettiren, vakit geçirmekten mutluluk duyduğumuz insanlar hep var olsun hayatlarımızda, artsın, eksilmesin. İnsan insanın kurdu değil, insan insanın yurdu olsun her daim. Özlem giderdiğim, mutlu hissettiğim, mekanlar önemli olsa da asıl kıymetin birlikte geçirilen zamanlar olduğunun bir kez daha farkına vardığım, güleryüzünü, misafirperverliğini, nezaketini esirgemeyen, devam eden günlük yaşantısı içerisinde vakit ayıran güzel yürekli insanlara bir kez daha bu vesile ile teşekkür ederim. Basit ama kimi zaman ayrıntılarda boğulmaktan kaçırdığımız yaşamın tadı, bazen şartları zorlamaktan ibaret. Belki de olmaz diye düşündüklerimizin bir oluru, mümkün değil diyerek uygulamadıklarımızın uygunluğu, imkansız olduğunu zannettiklerimizin imkanı var ve hepsi için gerekli tek şartımız eksik, harekete geçmek! Ruhumuz gibi bedenimize de kanat takmak, tebdil-i mekân hepimize iyi gelir, benden söylemesi… Sağlıcakla kalın.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap