Merhabalar,

Son dönemde Covid19’a bağlı hasta sayısında belirgin artış olduğunu hepimiz biliyoruz. Ülkemizdeki ilk vakanın oluşturduğu tedirginlik, endişe ve tedbir ile bugün yüzlerce vaka olmasına rağmen görülen rahatlık ve umursamazlık, her şeye olduğu gibi Covid19’a da alıştığımızın göstergesi sanırım. 

Her geçen gün artan hasta sayısına rağmen özellikle kafeterya ve restoranlarda saatlerce maskesiz ve mesafeyi korumadan oturanları, açık havada da olsa karşılıklı muhabbet ederek sigara dumanını neredeyse birbirlerinin yüzüne üfleyenleri, ev gibi kapalı ortamlarda bir araya gelenleri, lavabo ve asansör gibi ortak kullanılan alanlarda birden fazla kişinin hala maskesiz bulunabildiğini görünce, henüz salgından korunabilmek için yeterli bilinç düzeyine ne yazık ki ulaşamamış olduğumuzu ve artan hasta sayılarının nedenlerini anlıyorum. Sosyal ortamlarda özellikle genç nüfusun virüsün varlığını yok sayarak rahat davranması, maalesef sadece bireysel olumsuz sonuçlar oluşturmuyor. Belki kişisel olarak bu davranışların sorumluluğunu alıyor olabilirsiniz ama size bu sırada bulaşacak virüs, temas ettiğiniz aile bireyleri, kronik hastalığı bulunan kişiler ya da arkadaşlarınızda nasıl seyredecek bilmiyorsunuz. Bu sorumsuz davranışlar yüzünden virüs taşıdığınız aile üyelerinden birini kaybedebilme ihtimaliniz olduğunu hiç düşündünüz mü? Tedbir aldıktan sonra oluşacak bulaş riski elbette ki hiç bir zaman sıfıra inmeyecek, her şekilde küçük bir olasılıkla da olsa risk devam edecek ama göz göre göre de bulaş oluşturabilecek davranışlar sergilemek, ne yazık ki hem sorumsuzluk, hem de cehalet.. 

Yaklaşık 8 aydır il genelinde Covid19’la enfekte hastaların toplandığı bir hastanede çalışıyorum ve bu güne kadar pek çok hasta takip ettim. Söyleyebileceğim en net şey, kimde nasıl seyredeceğini bilemiyor olduğumuz. Çok ileri yaşlardaki hastalarımızı taburcu ettiğimiz, genç yaştakileri kaybettiğimiz, pek çok ek hastalığı olduğundan zor vakitler geçirmiş olmasına rağmen şifa ile evine gönderdiğimiz, sorunsuz atlatacağını düşünürken yaygın akciğer tutulumu gördüğümüz, her şey yolunda giderken aniden kaybettiğimiz hastalarımız oldu, diğer referans hastanelerde olduğu gibi. Bunlar illa ki olacak değil elbette, keşke olmasın ama her sorumsuz davranışla bu riske yaklaşmış olunduğunu ifade etmek istiyorum. Yani kimse yaşının genç olmasına, ek sorunu olmamasına, daha önce geçirdiği hastalıkları kolay atlatmış olmasına lütfen güvenmesin. Elimizden geldiğince dikkat edelim, önlemlere uyalım, kendimizi ve sevdiklerimizi korumaya gayret edelim. Bizler sadece bireysel olarak kendimizi kontrol edebiliriz, temas ettiğimiz diğer kişileri kontrol etme şansımız yok, en fazla uyarılarda bulunabiliriz. Mümkün olduğunca hatırlatmalar yaparak, eksik ya da yanlış yaptığımız konularda başka bir gözün bizi uyarmasından rahatsızlık duymayarak, farkettiğimiz hatalarda bilinmeme olasılığı nedeniyle anlatıp farkındalık oluşturarak, tüm önerilerin bilimsel olduğunu unutmayarak ve oluşabileceklerin sadece başkalarının değil, bizim de başımıza gelebilecek olduğunun bilincinde olarak hareket edelim. 

Maske+mesafe+hijyen üçlüsünü bilmenin değil, uygulayabilmenin bizi koruyacağını tekrar hatırlatarak zorunluluk değil, yaşam biçimi haline gelmiş davranışlara uyumun daha kolay olacağını ifade etmek istiyorum. 

Sağlıcakla kalın.