Merhabalar.  Salgında ikinci yılın bitmesine az bir zaman kaldı. Ülkemizde hala günlük 20 binin üzerinde vaka sayısı ve 200 üzerinde ölümle mücadelemiz devam ediyor. Aşılanma oranımız gün geçtikçe artıyor fakat aşılanmayanlar olduğu için ve eş zamanlı aşılanmayı başaramadığımızdan vaka sayımız halen yüksek seyrediyor. Tabii ki bu sadece bizim değil, tüm dünyanın sorunu.

Günlük hasta ve hastalığa bağlı ölüm sayısı belli olmasına rağmen toplum olarak davranış şeklimiz sanki başka bir dünyada yaşıyormuşuz gibi.

Salgında, salgına rağmen yaşamayı öğrenemedikçe daha çok hasta ve hastalığa bağlı ölüm görürüz ne yazık ki, sadece dikkatli olmayanlar değil, hassas davrananlar için de bu geçerli maalesef.

Dışarıda yemek yerken servis yapan personel maskesiz, markette kasiyer maskesiz, sokakta yürüyenler maskesiz, konserde olanlar maskesiz, düğünde bulunanlar maskesiz, doğum günü kutlayanlar maskesiz, evde bir araya gelenler maskesiz, otobüste seyahat edenler maskesiz, alışveriş merkezinde dolaşanlar maskesiz, asansöre binenler maskesiz ve bunların sayıları giderek artıyor.

Biliyoruz ki hastalık hiçbir şikayete neden olmadan yani farkına bile varmadan da geçirilebiliyor. Bu, maskesiz bir arada bulunanlar içerisinde aşılı bile olsa virüs taşıyan ve bulaştıranların bulunma olasılığı olduğu anlamına geliyor.

Bir restoranda yemek yerken maskesiz servis yapan personeli uyardığımda maskeli olan bana “saygı” duyduğunu ama maskeli çalışamadığını, markette kasiyer aşı olduğu için maske kullanmadığını, sokakta kalabalık alanda yürüyen açık havada olduğunu, konserde olanlar eğlenirken maskeden rahatsızlık duyduklarını, düğünde bulunanlar kıyafetlerine maskenin yakışmadığını, doğum günü için evde bir araya gelenler hiçbir şikayetleri olmadığını, otobüstekiler uzun mesafede bunaldıklarını, alışveriş merkezindekiler birbirlerinden uzak durduklarını ve asansöre maskesiz binenler maskelerini unuttuklarını söylese de virüs hiçbir mazeret kabul etmiyor, bulaşmak için adeta fırsat kolluyor.

“Aşı yaptırdım ve bir şikayetim yok, hasta değilim” gibi ifadeler de kendimizi kandırmaktan başka bir işe yaramıyor.

Covide bağlı yoğun bakım ihtiyacı oluşan ve kaybettiğimiz hastalarımız varken insanlarda gördüğüm bu umursamazlık ve rahatlığa hem üzülüyor hem de endişe duyuyorum.

Biz tedbirli olalım, elimizden geleni yapalım, gerisi kontrolümüzde değil zaten. Lütfen korunmaya devam!

Sağlıcakla kalın.