Merhabalar,
Her fırsatta salgının henüz bitmediğini ve önlemlere uyumun
ne kadar önemli olduğunu hatırlatmaya çalışsak da, süre uzadıkça herkes
rehavete kapıldı ve ilk etaptaki hassasiyeti görememeye başladık.
Aslında maske+mesafe+hijyen kadar basitti her şey ama bu
üçünün birlikte önemli olduğu idrak edilemedi. Maske takan mesafeye dikkat
etmedi, mesafeye dikkat eden hijyene önem vermedi, sevdikleri ile bir arada
olan onlardan da virüs bulaşabileceğini düşünmedi. Tüm bunlar hasta sayılarını
arttırdı, hasta sayısı arttıkça bulaştıracak kişi sayısı da arttı. Sadece
ülkemizde değil, neredeyse tüm dünya ülkelerinde de aynı durum söz konusu oldu.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından son 1 hafta içerisinde
özelikle Avrupa ülkelerindeki vaka sayılarında %22’lerde artış bulunduğu,
Amerika ve Doğu Akdeniz ülkelerinde bu artışın nispeten daha az olmakla
birlikte mevcut olduğu, Asya ülkelerinde hasta sayılarında dalgalanmalar
görülürken, Afrika ve Batı Pasifik bölgelerinde bir önceki hafta ile yaklaşık
aynı sayıda hasta tespit edildiği açıklandı.
Yine Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, pandeminin
başlangıcından bu yana görülen önemli bir fark da, Covid19’a bağlı enfeksiyonun
başlangıçta ileri yaşlarda daha fazla görülmesine rağmen, son dönemde etkilenen
genç nüfusta artış olmasıydı. Bu artışın, testlerin artık sadece risk grubunda
olan yaşlı hastalara değil, gençlere de yapılıyor olması, risk grubunda bulunan
ileri yaştakilerin korunma önlemlerine daha dikkatli uyum sağlaması, gençlerin
sosyal ortamlarda daha fazla bir araya gelmesi gibi nedenlere bağlı olduğu
düşünülebilir.
Enfekte olanlar arasında cinsiyet açısından çok önemli bir
fark olmamakla birlikte erkeklerin iş nedeniyle daha fazla ev dışında bulunduğu
toplumlarda oranlar biraz daha yüksek saptanırken, kadınların da iş ve sosyal
hayatta aktif rol oynadığı toplumlarda oranların yakın olduğu bildiriliyor.
Dünya çapında ülke verilerine bakıldığında salgının
başlangıcında %7’lere ulaşan ölüm oranlarının, bu kadar olmasa da halen
Meksika, Bolivya, Mısır, İran gibi ülkelerde göreceli olarak yüksek bulunduğu,
ülkemizde de 11 Mart’tan bugüne kadar ki tüm vakalarla birlikte
değerlendirildiğinde yaklaşık %2.5’larda olduğu görülüyor. Test sayısının
arttırılması, hastaların daha erken dönemde saptanması, takip ve tedavinin elde
edilen tecrübelerle daha iyi planlanması, tüm dünya ve ülke verilerinin
değerlendirilerek elde edilen bilimsel sonuçlar ile ulusal rehberlerin
hazırlanması ve bunlara uyumun bu oranların azalmasındaki rolü büyük. Fakat
vaka sayısı arttıkça ne olacağını ön görme şansımız ne yazık ki yok.
Bugün geldiğimiz noktada artık bir arkadaşı, tanıdığı ya da
aile üyelerinden biri Covid19’la enfekte olmayan neredeyse kalmadı. Bu da; her
an enfekte olabileceğimizi, uyulması gereken kurallara daha özenle dikkat
etmemiz gerektiğini gösteriyor.
Dünya verilerine baktığımızda görülen ölüm oranlarındaki
azalma lütfen sizi yanıltmasın çünkü ilerleyen günlerde ne olacağını
bilemiyoruz, ayrıca oranlar azalsa da her can kıymetli ve o azalan oran sizi ya
da sevdiklerinizi kapsadığında rakamların bir önemi kalmayacak.
Maske kullanmaya fakat doğru kullanmaya dikkat edelim,
maskeli de olsak sosyal mesafenin çok önemli olduğunu unutmayalım, ellerimizi
sık yıkayalım ve ortak kullanılan alanlara temastan kaçınalım, çalışma
alanlarımızda ortam temizliğine hassasiyet gösterelim, solunum yolu ile ilgili
şikayetlerimizi önemseyerek en yakın sağlık kuruluşuna başvuralım, Covid19
saptandı ise de karantina sürecinde kimse ile temas etmeyelim.
Sağlıcakla kalın.