SON DAKİKA
SON DAKİKA


Bizim için!
30.03.2021

 
Merhabalar. Bu sabah da erkenden ve herkes uykudayken uyandım, sonra her zamanki yerime oturup yapmam gerekenleri ve yapmak istediklerimi, gerekenler ile istediklerim arasında fark olduğunu anlayarak düşündüm.

Öncelik sıralaması, neden, niçin derken gökyüzünü, denizi ve yan bahçedeki ağaçları önce pek de farkında olmadan, sonra ayrıntılarına dikkat ederek seyre daldım, doğanın ne kadar da dingin, düzenli ve işlerini sıra ile yaptığına hayran kalarak...

Ağaçların yaprakları önce sararmış, kurumuş, dökülmüş ve şimdi yeniden yeşermişti. Gökyüzü dün bulutlarla kaplıydı, bardaktan boşalırcasına yağan yağmur arabadan inip eve girinceye kadarki sürede bile beni ıslatmıştı ama şimdi masmavi gökyüzü güneşin parlaklığıyla aydınlanıyordu.

Kara bulutlar gelmiş, yağmur getirmiş fakat bugün hiçbirinden eser kalmamıştı. Hatta belki de, bugün içime huzur veren gökyüzünün pırıl pırıl hali, dünkü kara bulutların eseriydi.

Dün deniz, karışan yağmur suları nedeniyle birkaç renk ve beyaz köpüklü dalgaları ile ürkütücü gözükürken, bugün uçsuz bucaksız güzelliği ve gökyüzüne uyumunun oluşturduğu ihtişamıyla huzur veriyordu. Dalgalar onu karıştırmış ama bugün dünden eser kalmamıştı. Belki de bugünkü dinginliği dün oluşan halinin sonucuydu.

Toprak dün ıslanmış, ıslandığı için kokusunu saçmış, yağmur suyundan beslenmiş ve bugüne dünden daha verimli hali ile ulaşmıştı. Belki içindeki tohumların yeşermesi, gün yüzüne çıkması, yaşamla bağdaşması için gerekeni veren dün yağmurken bugün güneşti. İhtiyacı, gerekeni, faydalı olanı nasıl da bir günde değişmiş ve farklılaşmıştı.

Doğa hiçbir şey için acele etmemiş, her şey bir düzen dahilinde ve sıra ile gerçekleşmişti. Her ayrıntı vaktini beklemiş, sırası gelen yaşanmıştı. Aynı zamanda her şey kendisi için çalışmış, yaşanandan en verimli hali ile çıkmış, beslenmiş ve güçlenmişti. Ağaçlar eski yapraklarını döküp dinlenmiş ve yeni yapraklarını filizlendirmişti. Deniz kabarıp karışmış, içindeki atıkları kıyıya bırakmış, temizlenmişti. Gökyüzü, bulutlarını dağıtmış, güneşin ışıklarına yer açmıştı. Toprak, su ile hem beslenmiş hem de arınmıştı. Karışıklık gibi görünen her şeyin içinden daha güçlü, daha huzurlu, daha dingin yeni güzellikler oluşmuştu.

Bazen ihtiyaçlarımızı sıraya koymakta güçlük çekeriz. Hem her şeyi yapmak isteriz hem de nasıl yapacağımızı bilemeyiz. Zaman yetmez, araya başka işler girer, erteleriz. Hepsi bize çok önemli ve gerekli gelir ama kimisini isteyerek, kimisini yük hissederek yaparız. Oysa bizler de doğanın bir parçasıyız ve o bize güzel bir örnek. Her şeyi aynı anda yapmamızın mümkün olmadığını, uzun vadede planladıklarımız için acele etmemeyi, anlamayı, her şeyin nedeni, zamanı ve sırası olduğunu, ihtiyacımızı belirlemeyi ve neye ihtiyacımız varsa onu yapmamız gerektiğini hatırlatan güzel bir örnek. Aynı şekilde dinlenmemizin, yavaşlamamızın da yeniliklere yer açmak ve ihtiyaçlarımızı belirlemek için gerekliliğini, karışıklık gibi görünen şeylerin ardından gelecek güzellikleri hatırlatan iyi bir örnek.  İhtiyaçlarımızı sıralamanın bizi rahatlattığı, yükümüzü azalttığı, yük azaldıkça da verimimizi arttırdığı açık değil mi? O halde bizler de doğaya kulak verelim, onu görelim, dinleyelim, payımıza düşeni alalım. Bizim için!  Sağlıcakla kalın.

 

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap