SON DAKİKA
SON DAKİKA


Geleneksel ve yenilikçi çözümler
25.05.2021

Uzun yıllar önce bir kongreye katılmıştım. O günlerde, gelişmiş Avrupa Ülkelerinde güncel olan bir mühendislik uygulaması konusunda Türkiye’den katılan bilim insanları, hep bu yeni konuyla ilgili olan çalışmalarını sunmuşlardı. Ciddi bir birikim oluşmuştu. Yurt dışından gelen konunun kabul edilmiş uzmanı, konuşmasında şunu söylemişti: “Kongre başından beri bu yenilikçi konuya olan ilginizi doğrusu çok takdirle karşılıyorum ama bilmenizi isterim ki biz halen yollarımızın %80 kadarını geleneksel olarak üretiyoruz”.

Yaşamda, geleneksel çözümler var. Bir de bu geleneksel çözümler çeşitli ilerlemelerle birlikte yenilikçi yön kazanıyor. Ama süreç içerisinde kazanılan tecrübelerle, uygulamalarla yenilikçi çözümlerinde çeşitli eksik yanları tespit ediliyor ve belli süre sonra bu yenilikçi süreçlerde gelenekselleşiyor. İlerlemeler var olduğu müddetçe başka daha orijinal yenilikçi çözümler oluşuyor. Yenilikler, geleneksel çözümlere de hasar verebiliyor. Doğrusu, günümüz dünyasında yeniliklerin artık dışında kalma gibi bir durum söz konusu olamıyor. İnsanlar kendini yönetir gibi görünüyor ama esasında güncel yaşam ortamı, çeşitli algılarla ve ortaya koyduğu gerçeklerle insanları yönetiyor. Dolayısıyla bundan sonraki süreçte, insanların otokontrolü daha çok elinde bulundurmaya çalışması gerekecek. Öyle anlaşılıyor ki yaşamda gelişmişlik arttıkça, yeni ihtiyaçlar ve durumlar karşısında bu yenilikçi çözümlerin gelenekselleşmesi ve yeni yenilikçi konuların doğması hep sürecek. Bu döngü hep sürecek. Türkiye’nin kendine özgü gerçekleri var.

Avrupa Ülkeleri, örneğin taşımacılık bakımından, yük taşımacılığını büyük oranda karayollarından diğer ulaşım türlerine kaydırdığı için, karayolları için geleneksel tasarımlarla belli ölçüde başarıya ulaşabilir. Türkiye’de yük taşımacılığı büyük oranda karayolları ile yapıldığından, belki de Avrupa için bile çok pahalı olabilecek mühendislik çözümleri Türkiye için bu noktada bir zorunluluk haline dönüşebilir. Bunları dizayn koşulları bakımından söylüyorum. Yani geleneksel çözümler biz de yeterli olmayabilir.  Türkiye’nin jeopolitik önemi dendiğinde bence bulunduğu coğrafi konum başlı başına bir jeopolitik önem ve değer içeriyor. Bu coğrafyada gelişmişlik düzeyimizin artmasıyla, zenginleşmeyle birlikte ideal koşullar daha da yerleşecek.

Atatürk Kurtuluş Savaşından sonra çok önemli bir noktaya dikkat çekmişti. Bundan sonraki süreçte ekonomik kalkınmanın önemli olduğunu ve ekonomik mücadele koşullarının geçerli olacağını belirtmişti. Günümüzde ekonomi her konuyu yöneten bir merkezde bulunuyor. Her anlamda ekonomik yapımızın güçlenmesi ile sorunları çözmemiz olanaklı hale gelecek. Geleneksel-Yenilikçi çözümler döngüsünde başarılı olmamız ekonomik gücümüze bağlı. Esasında her konumuz ekonomiye bağlı.  Ekonomik güçlenme ve rekabet yeteneği için üretim olmazsa olmaz. Üretim ile dışa bağımlılığın azalması, tasarruf anlayışı, kendi kendine yetebilme konuları bizi daha güçlü kılacak. Yenilikçi ve geleneksel çözümleri zamanında uygulayabilmek ve yaşayabilmek, dengeyi bulabilmek, olağan süreci yakalamak ve yaşamak ekonomik yapımızın güçlenmesine bağlı.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap