Kazım
Karabekir Paşa "İstiklal Harbimizin Esasları" isimli kitabının ilk
cümlesinde böyle yazıyor.
Biraz
olsun düşünebilenler için çok şey ifade eder.
Öncelikle
devlet adamları için net bir ifadedir.
Ve
sonuçları kaçınılmazdır.
Aldıkları
bilgi için de geçerlidir.
Verdikleri
bilgi için de geçerlidir.
Evet!
"Yanlış
bilgi felâket kaynağıdır."
Dört yıl
önce yanlışlıkların sonuçlarını hep birlikte yaşadık, ne yazık ki!
Tarihin
en eski, en tecrübeli devleti, yine tarihin en eski medeniyetini kurmuş olan
bir milletin devleti 15 Temmuz'u yaşadı.
Niçin
yaşadı?
Yakıştı
mı?
Bugün
düşünülecek olan bunlardır.
Şu veya
bu görüntüyü göstererek hiçbir şey açıklanamaz ve anlaşılamaz.
Bütüne
bakmak şarttır.
Ana
sebeplere bakmak şarttır.
Hele
demokrasi nöbeti falan diyerek işi izcilik oyunlarına çevirmek komedisi de işin
tuzu biberi.
Sorarız
olan-bitenin (ihanetin) neresinde oyun vardı?
Halen
devam eden 14 Temmuz aklının bu durumları anlayabileceği ihtimali de pek
görülmüyor.
Yine soruyoruz,
15 Temmuz neyin tatilidir, neyin bayramıdır?
Demokrasi
mi dediniz, O;
1) Temiz
akıllıların işidir.
2) Onu maskesiz
kabul edenlerin işidir (kibar ifadeyle!).
Öyleyse;
1)
Yanlış bilgiyle yaşatılamaz!
2)
Yanlış niyetlerle de paralel yaşayamaz, yaşatılamaz!
Sonuç
hepimizi etkiler.
Yani,
hepimize sorumluluk yükler.
En
tepeden itibaren bu sorumlulukların idrakinde olunduğunun işaretlerini
gördüğümüz de pek söylenemez!
Sadece
laf, sadece görüntü, hepsi de anlamsız!!!
Merak
ediyorum, 15 Temmuz'da hayatını kaybeden vatandaşlarımızın aileleri en yüksek
seviyeden aile maaşı alırken, "PKK ile Savaşırken Şehit Olan Er ve
Erbaşlarımızın" aileleri neden onların yarısı kadar maaş alıyorlar diye!
Biz
Trabzon'dayız, nasıl olsa Yunan falan da değiliz ve merak ediyoruz.
Trabzon
Terörle Mücadele Şehit Aileleri Derneği şehir protokolundan çıkartıldı mı,
çıkartıldıysa neden?