Eğer
son haftaya kadar şampiyonluğu taşıyacaksanız, içerde dışarda galip gelmeniz
şart. Trabzonspor 3-1 galip gelerek bu işi sonuna kadar sürdüreceği mesajını
verdi.
İlk
devrede Trabzonspor 10 dakika hariç top oynamadı ama golü buldu. Gol VAR ile
gelse de haklı ve doğru bir penaltıydı. Trabzonspor, güçlü Galatasaray orta
sahasına karşı iyi direnmesine direndi de, Feghouli atılmasaydı bu kadar kolay
bir galibiyet alamazdı. Uğurcan ciddi anlamda bir kurtarışı olmamasına rağmen,
Galatasaray topu dolaştıran takımdı. İkili mücadelelerde de öndeydiler.
Trabzonspor,
ikinci devre ilk devreye göre daha istekli çıktı. 2’inci golü bulmaları tamamen
Galatasaray’ın oyundan düşmesi ve Sosa faktörüydü. Sosa, yarım takım olduğunu
birilerine gösterdi. Sosa ile Sosa’sız… İzleyin farkı göreceksiniz.
Sosa
dışında, Abdülkadir Parmak, Kamil Ahmet maçın yıldızı oldu. Hüseyin Cimşir’i
herkes eleştiriyor ama bu kez takımını geriye çekmedi. 1-0 iken önde basmaları
teknik adam adına önemliydi.
Maçın
kırılma anı, Feghouli’nin kırmızı kart yemesi ve Novak’ın golü oldu. Son anda
Sörloth’un golü, tipik Norveçli golü gibi oldu. Son zamanlarda bir durgunluk
olsa da, Norveçli bir penaltı kazandırdı ve 1 gol atarak görevini yerine
getirdi.
Son haftalar artık. 34’üncü haftaya kadar bu iş gidecek. Tek sorun, Trabzonspor taraftarı ve camiasının erkeden demoralize olması. Başakşehir kazanınca moralleri bozuluyor. Trabzonspor’un şampiyonluk şansı yüzde 50, 49 değil. Ona göre herkesin hesap etmesi gerekiyor.