Trabzonspor son maçında Karabük karşısında ligin sonuna gelmişti. Alacağımız üç puan hiçbir şeye yaramayacaktı. Artık Avrupa yoktu. Böyle bir maça çıktı bordo-mavili ekip. Karabükspor ise küme düşmüş, gelecek sezonun planlarını yapan ve başında eski Trabzonsporlu futbolcu Ünal Karaman olan bir takımdı.

Trabzonspor'la son maçına çıkacak olan Rıza Çalımbay geçen haftaki Bursa maçındaki kadrodan Olcay dışında aynı takımı sahaya sürdü. Gönül isterdi ki 11’de genç isimlere şans verseydi. Ama Rıza hoca bunu 60. dakikadan sonra yaptı. Treabzonspor’a gelince, artık yazacak bir şey bulamıyorum. Gazozuna bir maç oynadı. İlk yarısı 0-0 biten karşılaşmanın ikinci yarısında Trabzonspor'da daha çok istekli oynayan bir Yusuf Yazıcı, bir Abdülkadir vardı. Önümüzdeki yıl Kucka ve Sosa olmayacak gibi düşünüyorum. Pereira’nın attığı iki golün ardından Yusuf Yazıcı’nın kaçırdığı goller vardı. Böyle bir ikinci yarı izledik. Ergin Keleş önde gol aradı. Uğurcan bu pozisyonlarda etkiliydi. Uğurcan’ın hocası Sadi Tekelioğlu ile daha önceden görüşmüştüm. Uğurcan’ın çok iyi bir kaleci olacağını, degajlarda 80 metreye, eliyle 50-60 metreye top attığını söylemişti. Bu fizik ve çabukluğuyla inanıyorum ki çok yakın zamanda Türkiye’nin en iyi kalecisi olacaktır. Bence Milli takım ve Türk futbolu iyi bir kaleci kazandı.

Trabzonspor’un yeni idari kadrosu daha önce bu takıma hizmet etmiş insanlar. Maddiyatları bozuk da olsa iyi de olsa gidenlerden daha iyi olacaklardır. Onlardan ricam milleti kandırıp 'şampiyonluğa oynayacağız' demesinler. İnşallah bu yönetim aynı hatalara düşmez, taraftarını da üzmez. Şu da bilinsin ki eğer Trabzonspor küçülmeye gidip Avrupa hedefini kovalamazsa çok yakında 1461 Trabzon gibi olur. İnşallah onun gibi olmayız.