Türk
halkı ve çocuklar için çok önemli bir gün olan 23 Nisan haftasındayız…
İki
gün sonra Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği 23 Nisan
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlayacağız…
Dünyada
çocuklara armağan edilen ilk ve tek bayram olan 23 Nisan’da koronavirüs salgını
nedeniyle ne yazık ki coşkulu kutlamalar yapılamayacak ama inanıyorum ki o gün
her ev adeta bir kutlama merkezi olacak…
Ayrıca
Türkiye Cumhuriyeti’nin temelinin atıldığı Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin
açılmasının ve Atatürk’ün söylediği “Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir”
sözü ile egemenliğin ilân edilmesinin 100. yıl dönümü.
Gurur
duymamak mümkün mü?
Herkesin
şimdiden 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutluyorum...
***
Ve
23 Nisan’ın bir başka önemi, gazetemiz Karadeniz’in de 42. kuruluş yıl dönümü
olması…
Türk
basınının bölgesel amiral gemisi olan Karadeniz Gazetesi’ni kanatları altına
alıp yatırımları ile geliştiren ve dev bir marka haline getiren TEK-ART Holding
Yönetim Kurulu Başkanımız, eski Bakanımız ve Trabzonspor Onursal Başkanı Sayın
Mehmet Ali Yılmaz’a ve İmtiyaz Sahibimiz Soner Yılmaz’a hem kendi hem de
okurlarımız adına teşekkür ediyorum...
Uzun
yıllardır Karadeniz Gazetesi çatısı altında olduğum için de kendimi şanslı
hissediyorum…
Atatürk
ilkeleri doğrultusunda, gücünü halkından alan bir gazete olarak yolumuzda emin
adımlarla yürümeye devam edeceğiz…
***
23
Nisan deyince aklıma Prof. Dr. Ercüment Ovalı da geldi…
Bilindiği
üzere Ovalı ve ekibi, koronavirüse karşı antikorla yaptıkları çalışmanın Sağlık
Bakanlığından onay alması üzerine laboratuvara girerek çalışmalara başlamıştı…
Ve
Ovalı o günden itibaren ekibiyle güzel bir haber vermek için gece gündüz
çalışırken, sosyal medya hesabından da “23 Nisan” vurgusu yapıyor.
Fakat
Ovalı’nın 17 Nisan akşamı bir tweet atarak “1 aydır laboratuvarda çalıştığımız
bir ilacın ismini 23 Nisan’da açıklayacaktık ancak o kadar etkili duruyor ki
insanların hayatını kurtarabilir.
İnsanların hayatından gün çalmak istemedik. Acilen Dornaz Alfa
hastaların tedavisinde klinik testlere alınmalı. Kahramanlarıma teşekkür
ederim” demesi birilerini çok rahatsız etti. “İlaç, aşı buldum” gibi ifadelerin
yer almadığı paylaşım farklı noktalara çekildi...
Ülkemizin
yetişmiş değerleri biraz ön plana çıktığında, neden aşağı çekilmek isteniyor
anlamak güç. Öyle ki işi Ercüment
Ovalı’nın reklam yaptığına getirenler var...
Her
akşam hangi kanalı açsak ünlü profesörlerden maske nasıl takılır veya hangi
maskeler kullanılmalıyı dinliyoruz… İşte böyle bir ortamda eleştiriliyor
Ercüment Ovalı…
Koronavirüsle
ilgili gelişmelerin Bakanlık tarafından her gün sosyal medyadan paylaşıldığı
bir ortamda, Ovalı’nın “Bunlar sosyal medyadan mı paylaşılır” diye suçlanması,
çok manidar açıkçası… Dünyanın en saygın
ödüllerinden birini almış bu ülkenin yetiştirdiği başarılı bir bilim insanına
karşı büyük bir haksızlık yapıldığını düşünüyorum…
Belki
çalışmalarının sonucunu alacak, belki de alamayacak… Önemli olan isteği,
çalışması ve motivasyonu. Ovalı, hiç değilse gayret ediyor. Bu süreçte
insanlara umut olmaya çalışıyor. Ve profesörler ile belli bir grup dışında da
eleştirilmiyor. Çünkü büyük çoğunluk yapılan çalışmanın iki yönlü bir sonucu
olacağını biliyor.
Amacı
adını duyurmak olsa neden uğraşsın ki laboratuvarlarda!
O
da her gece bir TV kanalına çıkıp reklamını en güzel şekilde yapamaz mıydı?
Ve
tüm bu gelişmeler yaşanırken, tartışmaların odağındaki Prof. Dr. Ovalı son
olarak sadece “23 Nisan” yazan bir tweet atıp adeta asıl meselenin ne olduğunun
mesajını vererek ‘bekleyin’ dedi!
Bekleyip
görelim!