Trabzonspor bu sezon oyunda ki en kısa dönemde attığı
gollerle bizleri galibiyete taşıyordu. Yine aynı şekilde ilk dakika attığı
golden sonra ne olduysa, bu dakikadan sonra Trabzonspor’un kötü bir oyun
sergilediğini gözlemledik. Seyrederken de üzülmemek elde değildi. Çünkü
rakibimiz bitmiş tükenmiş Ankaragücü’ydü. Bu oyunla Trabzonspor’un 2’inci gol
atmak için bir beklentisi yoktu. Bu da her iki takımda orta sahada ki kötü
oyuncuların topu tutmakta aciz kalışlarını, topu tutmakta başarısızlıkları ile
bizi hayrette bırakıyorlardı. Düşünün biri en tepede biri en dipte iki takım bu
kadar yetersiz oyuncuları izlemek bizleri hayal kırıklığına uğrattı. İki takım
da beklerini iyi kullandı. Verilen görevi yerine getiriyorlardı, oyuna nasıl
katkı yapılır nasıl defans yapılır, iki takımın bekleri de bunu uyguladı.
Trabzonspor’un iki kenar oyuncusu bugün sahada var mıydı? Yok muydu? Belli
değildi. Ankaragücü’nün iki kenar oyuncusunun uyguladığı savunma görevleri
başarılı oldu. Sağ bek Pereira’nın ise başı dönüyordu herhalde. Oyunda ki bu
kadar yetersiz oluşunu anlamak mümkün değil. Yaptığı fauller gözümüzden
kaçmadı. Sosa’nın oyunda ki performansı o kadar başarısızdı ki hayret ettik.
Herhalde sakatlıktan yeni çıktıkları için. Birde Ndiaye’nin ağır oluşu hem
savunmada hem de hücumda yetersiz kaldı. Abdulkadir Parmak sakatlığı
gözüküyordu, oyunda ki başarısızlığı da buna bağlıydı herhalde. Devre arasında
umutla transfer edilen Guilherme’nin ise futbol umurunda değildi. Sahada gezdi durdu.
Abdülkadir Ömür’ün isteği ise hiçbir sonuç vermedi. Bir de sormak lazım. Neden
bölgende oynamıyorsun?
İkinci yarı oyuncuların sistemi planı değişmedi hiç, ilk
yarıda ki gibi başarısız bir performans sergiliyorlardı. Trabzonspor o kadar
kötü oynadı ki ikinci yarıda da devam etti. Herhalde soyunma odasında da bir
plan yapılmadı. Teknik ekipten de bir dokunuş yapılmadı. Ankaragücü de bizden
farklı değildi ama. Pereira ise penaltı yaptırarak Ankaragücü’nün beraberlik
golünü bulmasını sağladı. Trabzonspor teknik ekibi oyunda oyun planına bir
uygulama getirememesi de beni hayretler içinde bıraktı. Oyuncu değişikliklerine
de anlam verebilmiş değilim. Hangi amaçla değişiklik yapılıyor. Oyuncuların
özverisine kalmıştı maçın sonucu. Bir de endişe verici, bir olayda
Trabzonspor’da bu sakatlıkların ortaya çıkmasıydı. Bu sakatlıklar neden ortaya
çıktı. Kulübeye baktığımız zaman 12’inci adam eksikliği ortadaydı. Kulübe de
oturan oyuncuların, oyuna girince bir katkısının olmaması rekabet dengesinin de
ne kadar başarısız olduğunu ortaya koyuyordu. Oynayan oyuncu ile oynamayan
oyuncu arasında ki rekabet kayboldu. Bu kadar kötü oyuna aldığımız 1 puan bile
başarıdır.