Ülkemizde kadın cinayetinin olmadığı gün yok neredeyse. Son rakama bakılırsa her güne bir cinayet düşüyor. Kadınlar üzerinde dolaşan kirli eller onların hayatlarını ellerinden alıyor. Canlarından olan kadınlar üzerinden öyle söylemlerde de bulunuluyor ki şaşırmamak elde değil.

Bu konuda en fazla hassasiyet gösterenlerin başında Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakanının geldiğini biliyoruz. Kadınlara karşı yapılan haksızlıklara karşı duyarlılık gösterenlerin dile getirdikleri sözlere de imtina etmesi gerekir.

CHP’li Fikri Sağlar’ın “Türbanlı bir hakimin karşısına çıktığım zaman adaleti yerine getireceği konusunda kuşkum var” sözlerinin yanı sıra türbanlı doktorumuza dil uzatan saygısız bir kişinin sözleri yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi.

Bence de artık ülkemizde türban meselesi diye bir konu yoktur. Bu defter kapanmıştı. Durup dururken başörtüsünü gündeme getirmenin kimseye bir fayda sağlamayacağını geride bıraktığımız zaman diliminde gördük.

Sağlar’ın adalet dağıtan kadınlara yönelik sözlerinin kabul edilir tarafı yoktur. Kadının başına bağladığı türban değil, düşünceleri önemlidir. Türbanlı yargı mensubu adalet dağıtırken ayrım yapma gibi bir yola sapmayacağına inanıyorum. Çünkü kadının olduğu her yerde insan olmanın onurunu en üst seviyede yaşanmaktadır. Artık çekin ellerinizi ve dillerinizi, kadınların başörtüsünden, kılık kıyafetinden ve düşüncelerinden.

Sağlar bu sözlerine AK Parti Genel Başkanının gösterdiği tepki ifadelerinde türbanlı kadınlar için kullandığı vitrin mankeni sözleri de doğru bir yaklaşım olmadı. Siyasi düşünceler adına insanları her türlü söylemde bulunulup ötekileştirip, kutuplaştırıldığı yetmezmiş gibi türban üzerinden onlara bu tür yakıştırmalarda o kadar yanlıştır.

Türbanlı olan bir kadının siyaset dünyasında her partide yer alabilir. Muhalefet partisinde yer alanca vitrin mankeni olmamalı. Hele hele türban oy avcılığında kullanılmayacak kadar önemli bir tercihtir. Bu tercihe de kişinin kendisi karar verir ve herkesin saygı duyması gerekir. Hiç kimse unutmasın kadın anadır, yardır, bacıdır, baş tacıdır. Onlar olmasa bugün kadınlara laf ürüten erkekler acaba var olur muydu?

Ne üzerinden olursa olsun kadınların siyasetin erkek aktörleri tarafından değerlendirilmesine artık bir son verin. Aklıma gelmişken, buradan bütün kadınlara sesleniyorum, artık sizler adına karar veren yada yorum yapan erkeklere meydanı boş bırakmayın.

Hangi partiden olursanız olun gelin önce şu kadın kotası sözünden yola çıkarak sizlerin tercihlerine sınır çizen erkek hegemonyasına karşı bir olun. Kadınlar üzerinden laf yada siyaset yapılmasına son verin.

Kadınlar üzerinden tartışma başlatan, bu tartışmasının doğmasına neden olanlara Peygamber efendimiz Hz. Muhammed’in (sav) kadınlarla ilgili, bir hadisinde dile getirdiği, “Ey insanlar! Kadınların haklarına riayet ediniz! Onlara şefkat ve sevgi ile muamele ediniz! Onlar hakkında Allah'tan korkmanızı tavsiye ederim" sözlerini hatırlatıyor herkesi kadınlara karşılı saygılı olmaya davet ediyorum.