Yönetimin vaatlerinin uzağında, kendi vizyonuna uygun mücadeleyi bir türlü yakalayamayan Trabzonspor; bir tarafta teknik adam ve de futbolcu değişiklikleri ile tarihindeki en olumsuz sezonu yaşarken, haliyle farklı serüvenlerin de muhatabı olarak Sivasspor maçına başladı.

Rakibi küme düşme mücadelesi verirken, Trabzonspor’dan Alacakları 1 puanın idrakine Varmış olacaklardı ki, sahada ne yaptığını bilen bir takım hüviyetinde idiler. Trabzonspor ise oyuna ‘adam adama’ markajla başlayarak, öncelikle rakibin gardını kırmak istese de, bu markajı kendi alanında yapınca, dolayısı ile rakip kale önünde görünen ve de çoğalan, ilk 30 dakikada çimlere konan serçe kuşları gibiydi. Kuraldır ki; bir takımın defansını hazırlıksız yakalamak için onu hataya sevketmenin tek yolu, hızlı çıkışlarla organize ataklar yönetmektir! Biz bunu ilk 45 dakikada başaramadık. Tabi iki önlem almak kenar yönetiminindir. Sistem değiştirmek bizlerin ve de taraftarların işi değildir. Sivasspor ilk yarı yakaladığı 3-4 net pozisyonunu gole çeviremeyince, ilk yarıyı Trabzonspor gol yemeden sıkıntılı geçirdi.

İkinci yarının ilk yirmi dakikasına kadar sahada direncini arttırmış, ne yaptığını bilen ve daha erken rakip kale önünde görünen Trabzonspor’a her türlü desteği veren taraftarlarımız teşekkürü hak ederlerken, Aytaç’ın düzgün vuruşla attığı gol, güzelliği yansıtan iade-i teşekkür gibiydi. Her maç önemli. Tabi ki bu maç da önemli. Lakin ivedilikle önem arz eden bir husus var ki, geçmişte bu hatalar çok yaşandı. Şimdi zamanı gelmiş. Altyapıda filizlenen on tane yıldız adayı futbolcumuz tabi ki Sadi hocanın da görüşü alınarak sahne almalıdır. Almalıdır ki; yönetimin kurduğu scout ekibinin Gine’den, Brezilya’dan, Fildişi’nden getireceği pahalı Hindistan cevizlerine ihtiyacımız olmasın. İşte yanı başımızda, işte bizim alt yapımızda bu gençler. Geçmişte olduğu gibi başka kulüplere dağıtmadan bir arada tutmanın tam zamandır bu gençleri. Gönül isterdi ki, Muhammet Beşir de bu maçta yirmi dakika yer alabilseydi. Bu iş bir ekoldür. Geçmişte bizim efsane kadromuz da bu ekolle Türk futboluna damga vurmuştu.