Yıllardan beri Türk futbolunu dizayn eden, ederlerken de burunlarından kıl aldıramayan karanlık güçlere, Anadolu takımlarının da haklarını koruma adına kırmızı kart gösteren Trabzonspor, Galatasaray maçındaki acı kıyımdan sonra (ki tarihinde bu dönemde hiç bu kadar mağlubiyet ile karşılaşmamıştı) çıktı mücadeleye.

Osmanlıspor maçında eksik kadrosuna rağmen “Takım derinliğini yeni yeni geliştiriyor” derken, kırmızı kartlardan sonra manevi olarak da sarsıntı geçiren Trabzonspor, oyunun ilk başlarında Osmanlıspor’u baskı altına almış olsa bile, lige uyum sağlamış olan Osmanlıspor her geçen dakikada direncini arttırıp, Trabzonspor kalesinde pozisyon arayan takımdı. Nitekim buldukları net 3 pozisyonda yine Onur vardı kalesinde. İlk yarının sonlarına doğru inanılmaz bir kademe hatasında golü bulan Osmanlıspor, haliyle de oyunda az da olsa hakimiyeti eline alan takımdı.

Tabi ki şeytanla ortak buğday eken Federasyon, samanı da alacaktır! Bundan sonrasında ne siyasilerin ne de Dortmund’da sıcak gündem arayan Trabzonspor yönetiminin yokluğunda, ‘Dortmund sefa geceleri’ düzenleyen Faruk Özak’tan da bir fayda bulamayacaktır Bordo-Mavili takım. Her maç mutlaka önemlidir. Dün akşamki mücadele de o derecede önemli idi! İkinci yarının başlarında 1-1’i yakaladıktan sonra 2-1 mağlup duruma düşen Trabzonspor’da, inanılmaz kademe hataları ile rakibe pozisyon üstüne pozisyon verdik. Vaatlerle geliriz, yönetimi alırız, geldiğimiz noktada ise üç gün önce ‘aslanlar’ gibi, üç gün sonra ‘sessizliğe bürünen gece’ gibi böyle bir yönetimle, böyle zig-zaglı irade ile, bundan ilerisi yoktur ki; olmaz, olamaz da!

Şu yaşananların karşısında tek üzülen benim fedakar taraftarlarımdır. Eski Başkanımız Faruk Özak, Dortmund semalarında gecenin rengini ararken, Trabzonspor doğru ve de bilge bir yaşam sürdürmüyor ki, onun için de mutlu değiliz. Trabzonspor’un muhteşem günlerine dönmesi için tek olgu, hepimizin mutlu olması değil midir? Düşünelim arkadaşlar. Bir kongreyi altı oyla kaybeden Celil Hekimoğlu Almanya’da değil de; ekmeğine değil, günün muhabbetine katılan arkadaşlarımız orada ise neyi tartışalım? Trabzonspor ile alakası olmayan insanlar da orda iken, Sayın Belediye Başkan Danışmanı’na, Ticaret Odası’na ve de Belediye’ye sorarım: Sadece yandaşlık mı Trabzonspor’u düzlüğe çıkaracaktır? Ben yiğidi öldürürüm, kimsenin de postunu giymem. Algım bu ise doğru da budur...!