"O zamanlar ne kostümcümüz ne de karavanlar vardı"
 
Günümüzde setlerdeki çalışma koşulları ile 80’li ve 90’l yıllardaki set ortamının çok farklı olduğunu belirten Aydan Şener, “Bizim zamanımızla bugün bambaşka. Sete valizlerle giderdik. Kendi kıyafetlerimizi kendimiz hazırlardık. Kostümcümüz yoktu, karavanlar yoktu. Birilerinin kapılarını çalıp üzerimizi değiştirmek için evlerini kullanmayı rica ediyorduk. Kuaförü, makyajı dışarıdan getirtiyorduk” ifadelerini kullandı.

Ünlü oyuncu, bugünün genç yetenekleri arasından en çok Serenay Sarıkaya’yı beğendiğini dile getirdi.



 
"Sete kurye ile ancak yetiştim"
 
Tiyatronun yerinin ayrı olduğunu vurgulayan Şener, "Televizyonda genelde drama oyuncusu olduğumu düşünüyorlar ancak tiyatroda bol bol komedi de oynadım. Bir gün oyuna geç kalıyordum. Yetişmek için bir kuryeyi durdurdum beni gideceğim yere bırakmasını rica ettim. Oyunun başlamasına 5 dakika kala kulise yetiştim" dedi.
 



Şener, yeni dönemde hikayesi olan, alt yapısı sağlam, dramatik kurgusu iyi yapılmış ve güçlü bir kadın karakter olması durumunda bu tip rollere sıcak bakabileceğini belirtti.
 
Yıllara meydan okuyan güzellik
 
56 yaşındaki bir çocuk annesi oyuncu, estetik ve güzellikle ilgili sorulara, "Cildime nemlendirici sürüyorum. Güzellik salonlarında uzun süreler geçiren biri değilim. Estetikte ise herkesin birbirine benzediği bir yüz şeklini ya da ifade kullanamaz hale gelmeyi istemem” cevabını verdi.



 
"Özgürlüğüme çok düşkünüm"
 
Takipçilerinin evlilikle ilgili sorusu üzerine Aydan Şener, “Evliliği bir daha hiç düşünmedim. Özgürlüğüme çok düşkünüm. Bir daha anne olmayı da düşünmedim. Kimse de evliliğe ikna edemedi beni" şeklinde konuştu.