İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Çevre Bakanı Ali Salajegheh, Paris İklim Anlaşması'nı sadece ülkelerine uygulanan yaptırımların kaldırılması halinde onaylayacaklarını söyledi. İskoçya'nın Glasgow kentinde süren COP26 İklim Zirvesi sırasında BBC'ye konuşan Salajegheh, yaptırımların ülkesinde yenilenebilir enerji konusunda yapılan çalışmaları engellediğini belirtti.

'ALTYAPIMIZ ESKİDİ'

"Baskıcı yaptırımlar yüzünden ülkeye ilaç gibi temel ihtiyaçları ithal edemiyoruz" diyen Salajegheh, sözlerini şöyle sürdürdü: "Eğer yaptırımlar kaldırılırsa dünyaya karşı sorumluluğumuz da artar. Bize modern teknolojiler sağlanır ve destek verilirse yenilenebilir enerjiye geçiş yapabiliriz ve gittikçe eskiyen altyapımızı onarabiliriz."

Salajegheh, COP26'daki konuşmasında da İran'ın da tüm dünya gibi iklim krizinden olumsuz etkilendiğini vurguladı: "İklim krizi, özellikle ülkede yağışları etkiledi. Nehirlerimizde su miktarı yüzde 40 azald. Tarımda zorluklar yaşanıyor. İçme ve sanayi için kullanılan su miktarı azalıyor... Yaptırımlar kaldırılırsa karbon salımımızı yüzde 12 azaltırız demiştik ama yaptırımlar kaldırılmadı."

KARBON SALIMINDA SEKİZİNCİ SIRADA

Dünyada en çok karbon salan sekizinci ülke olan İran, Paris İklim Anlaşması'nı onaylamamıştı. Yenilenebilir enerjiye yapılan yatırımlar son birkaç yıldır azaldıkça ülkenin karbon salımı da hızla artmaya başladı. İran hükümeti, iklim krizinden kaynaklandığı düşünülen su kıtlığı nedeniyle yaz aylarında başlayan protestoları güç kullanarak bastırdı.

İran daha önce yapılan görüşmelerde karbon salımını her halükarda azaltacağını açıklamıştı. Ancak ülkelerin iklim değişikliğiyle mücadele konusunda ne kadar ilerleme sağladıklarını takip eden Climate Action Tracker adlı kuruluş, İran'ın çabaları için "ciddi oranda yetersiz" yorumunda bulundu.

Uzmanlar 2015'ten beri eylem planı oluşturmayan İran'ın karbon salımının 2030'a kadar yüzde 50 artacağını düşünüyor. İran'ın petrol ve doğal gaz ihracına bağımlı ekonomisinin yenilenebilir enerjiye nasıl geçeceği ve fosil yakıtlardan uzaklaşan bir dünyaya nasıl ayak uyduracağı belirsizliğini koruyor. (BBC Türkçe)