SON DAKİKA
SON DAKİKA


Yaylalar çığlık atıyor "Bizi betonlaştırmayın"
4.09.2018

Arkadaşlarla beraber yaylalara günübirlik bir gezi yaptık... Harmantepe, Vizara (Seslikaya), İsmailağa, Alçakdere, Boğalı, Limon Suyu, Sultan Murat, Barma, Sıcakoba, Hamzaağa gibi pek çok yaylaya uğradık. Bir kez daha gördük ki, gerçekten de yaylalarımız bizim değerini bilmediğimiz saklı bir cennet...

Yaylalarımızın her bir köşesinde şehitlikler var. Harmantepe ve Sultan Murat şehitlikleri en bilinenleri... Toplu şehitliklerin yanında öteye beriye dağılmış birçok şehit mezarı var. Yayla gezimizde, özellikle dostlarımızın olduğu Vizara Yaylası'na uğradık. Gerçekten de çok güzel bir yayla. Yayla çimenlerini işgal eden beton binalar bile güzelliğini gölgeleyememiş... Kendimizi Orta Asya steplerinde sandık. Bu yaylada bulunan At Kışlası Şehitleri'nin hemen altında 'her derde deva olduğu söylenen' likarba (yaban mersini) topladık. Kaplarımızı yaban mersiniyle doldurduk. 

ARTAN BETONLAŞMA VE ÇÖP SORUNU

Yaylalar artan betonlaşmaya rağmen yine de cenneti andırıyor. Ama küskünler, öfkeliler  bize... Zira hor davrandık onlara...Yaylarımızı betona boğduk ve yeşil çimenleri tahrip ettik. Şimdi betona karşı direniyor yaylalarımız... Adeta çığlık atıyorlar 'bizi betonlaştırmayın' diye... Çok sayıda yayla evi var ama yaylacılık yapanların sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Beton bina furyasından bütün yaylalarımız nasibini almış. Bazı yaylalar neredeyse küçük kasabaları andırıyor. Artan ziyaretçi sayısıyla birlikte endişe veren bir çöp sorunu da var. Çöpler; gelişi güzel çimenlere, yol kenarlarına, boşluklara, derelere ve kanallara atılmış. Gerçekten de çok üzüntü veren, kahreden manzaralarla karşılaştık. Çoğu defa,"Güzelim, pırıl pırıl çimenlere atılır mı bu çöpler" diye geçirdik içimizden...Gerçekten de çok büyük hoşgörüsüzlük, sorumsuzluk ve vurdumduymazlık. Güzelim yaylalarımızdan ne istiyorsunuz da çöplerinizi rast gele atıyorsunuz(!)

SULTAN MURAT KÜLLİYESİ

Yaylalarda gözümüze ilk çarpan şey yaylalardaki Arap turistler...Özellikle Sultan Murat Yaylası'nda çok sayıda Arap turist gördük. Bu sevindirici bir durum. Esnafın işi canlanmış. Yayla esnafının gelir kapısı bu turistler. Sultan Murat Yaylası'nda tarihi dokuya ve yerel mimariye uygun olarak yapılan Sultan Murat Şehitler Camii ve Külliyesi gerçekten de göz kamaştırıyor. Yaylanın doruğunda yöresel ve modern mimari anlayışını bünyesinde barındıran bir şaheser...Çevresinden insan kalabalığı hiç eksik olmuyor. Hem Arap turistlerin hem yaylacıların uğrak yerlerinden biri.  

HAYVAN SAYISI AZALMIŞ

Diğer yandan kocaman platolardaki hayvan sayısının azlığı dikkatimizi çeken bir diğer husus... Yaklaşık 10'a yakın yayla gezdik ama sadece bir keçi sürüsü ile 2 koyun sürüsüne rastladık. Bir tanesi 600 koyundan diğeri ise 150 koyundan oluşuyordu.  Keçi sürüsü ise 80 keçiden oluşuyordu. Büyükbaş hayvanlarda da durum farklı değildi. Tek tük gördüğümüz büyükbaş havyan sürelerinde sadece 5-6 hayvan vardı. Sadece Köşk yaylasında 4 adet manda ile bir manda yavrusu gördük.  Yani büyükbaş hayvan sayısında da ciddi bir azalmadan söz edebiliriz. Bu kadar geniş otlak ve mera alanlarına rağmen neden havyan sayısı bu kadar azdır? Gerçekten de soru işareti. Hayvancılık neredeyse bitme noktasına gelmiş. Hayvancılık bittiği gibi bununla paralel olarak çayırlar da biçilmiyor. Eskiden bütün yaylalardan kamyon kamyon çayır biçilirdi. Kesilip, biçilmeyen tek bir çayır bahçesi kalmazdı. Şimdi ise tek tük çayır biçenleri gördük. Gerçekten de büyük bir ekonomik kayıp söz konusu.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap