Merhabalar. Hepimizin farkında olduğu ve net şekilde
gördüğümüz bir gerçek var. Tedbirli davranınca ve özen gösterdiğimizde vaka
sayılarında belirgin azalma oluyor ve vaka sayısı ne zaman azalsa ardından yine
bir yükselme eğilimine giriyor.
Bunun elbette ki birden fazla nedeni olabilir ama benim
kişisel gözlemim bunlar içerisinde en önemlisinin, vaka sayılarındaki azalmanın
bizleri rahatlatması ve tedbirler anlamında gevşetmesi. Halbuki güzel bir
noktaya ulaşmışken yani hasta sayısında uzun bir aradan sonra düşüş görülmüşken
daha dikkatli davranmamız gerekiyor çünkü bu kritik bir seviye. Ya daha
tedbirli davranarak hep birlikte el birliği ile ortadan kaldırırız ya da
bitmeden “bitti” diye düşünerek bulaşmaya neden olacak davranışlar sergileriz.
Seçim sizin, bizim yani hepimizin.
Son dönemde sağlık personeli ve ileri yaş grubunun
aşılanması toplumsal bağışıklık anlamında elbetteki çok faydalı olsa da, aşının
etkisinin hemen başladığının düşünülmesi gibi bir bilgi eksikliği nedeniyle de
tedbirlerde biraz gevşeme olduğunu gözlemliyorum. Davranış şekli olarak bulaş
riski taşıyacak tutum sergileyenlerden duyduğum “Ama ben aşı oldum” cümlesi
bilgi eksikliği olduğunun açık bir göstergesi ne yazık ki. Henüz hiç kimseye
ikinci doz aşı yapılmadı. İlk aşıdan 28 gün sonra 2.doz aşı yapılacak ve bundan
da yaklaşık 10 gün sonra aşının koruyucu etkisi (eğer koruyucu antikor
oluşumuna neden oldu ise) başlayacak. Yani hem süre olarak yetersiz, hem de aşı
her yapılanı koruyacak diye bir şart yok. Kaldı ki aşı yapılmış ve korunuyor
dahi olsak bunun ne kadar devam edeceğini bilmediğimiz için kişisel tedbirlerle
korunmaya devam edeceğiz. Hasta
sayısındaki artışın bir nedeni de bu, aşılanan kişilerin aşının etkisinin hemen
başladığını düşünmeleri.
Sağlık Bakanlığımız yaklaşık 2.400.000 kişinin ilk doz
aşılamalarının yapıldığını ve ikinci parti aşıların güvenlik testlerinin
tamamlanmasından sonra 65 yaş üzeri ve aşama aşama diğer gruplar için
planlandığını bildirdi. Aşı etkisinin başlaması için belirli bir süreye
ihtiyacımız olduğu unutulmamalı.
Şu an ülkemiz için endişe verici boyutta olmasa da görülen
mutasyona uğramış virüs suşları açısından da uyanık olmamız gerek çünkü
bulaştırıcılığının daha yüksek olduğuna dair bulgular mevcut. Ülkemizde
saptanan İngiltere mutant sayısı 196 olarak bildirildi. Bunun dışında iki Güney
Afrika ve bir de Brezilya tipi mutant tespit edildi. Sayıların çok olmaması
bizleri yanıltmasın çünkü biliyoruz ki salgın bir virüsle bize çok uzak bir
ülkede başladı ve dünyaya yayıldı.
Bulaştırıcılığının artmış olduğuna dair bulgular olan,
hastalığı geçirenlerin de tekrar geçirebileceğini gördüğümüz, hem hastalığı
geçirenlerin, hem de aşı ile oluşan koruyuculuğun bir süre sonra kaybolduğunu
bildiğimiz bir hastalıkla karşı karşıyayız artık.
Bu kritik zaman sürecinde maskemizi doğru ve etkili
kullanmaya, kullanılmış maskeleri etrafa temas ettirmemeye, sosyal mesafeyi
korumaya, el ve vücut hijyenimize özen göstermeye mecburuz.
Aynı zamanda kalabalık ortamlar oluşturmamaya, kalabalık
ortamlarda bulunmamaya, kapalı alanlarda bir araya gelmemeye, yemek-içmek gibi
aktivitelerde koruyucu önlemlere uymaya artık her zamankinden daha fazla dikkat
etmek durumundayız. Bu süreçteki davranışlarımız sonraki günler için
belirleyici olacak. Tercih bizlerin..
Güzel günler dileğiyle.
Sağlıcakla kalın..