Merhabalar,

Kasım ayının gelişi ile birlikte hava sıcaklıklarındaki düşüşü daha fazla hissettik. Soğuyan hava ile açık alanlarda geçirilen vakitler azalmaya, kapalı mekanlar kalabalıklaşmaya başladı. Bu hem evdeki vakitlerin çoğalması hem de alışveriş merkezleri, mağazalar, restoran ve kafelerde daha fazla insanın bir arada bulunması demek.

Her yıl bu dönemlerde, insanların kapalı alanlarda daha yakın temas etmesi nedeniyle solunum yolu enfeksiyonlarını her zamankinden fazla görürken, bu yıl daha da özellikli bir durumla karşı karşıyayız. Hepimizin bildiği gibi tüm dünyayı etkileyen bir salgın sürecinden geçiyoruz. Bu ne demek? Bu, en net ve açık ifade ile şu an içinde bulunduğumuz salgın döneminde, soğuyan havalar sebebiyle kapalı ortamlarda bir araya gelinirse, Covid19’a bağlı hastaların, yoğun bakım ihtiyacı olacakların ve ölümlerin artacağı anlamına geliyor. Çünkü kalabalık ve yakın temas bu virüsün bulaşmak için fırsat kolladığı bir hedef kitle. Bu kalabalıklardan sakınma çabası bir süre sonra aile ve ev içinde toplanma şekline dönüşebilir ki, bu da istediğimiz bir şey değil çünkü önemli olan mekan değil, kalabalık olmamak, virüs taşıyacak ve bulaştıracak kişi sayısını azaltmak.

Neden her fırsatta korunmadan, dikkatten, hassasiyetten bahsedip hatırlatmalar yapıyorum? Çünkü aylardır Covid19’la enfekte hasta takip ediyorum, neler yapabileceğini iyi biliyorum. Farkında olmadan geçiren hasta grubundan, ölümle sonuçlanan hasta grubuna kadarki geniş aralıkta neler olabileceğine hemen her gün şahit oluyorum.

Birkaç ay önce hep uzaktan bir arkadaş ya da tanıdığımız birinin hasta olduğunu duyuyorken şimdi aile üyeleri, akraba ya da çok yakın çevremizdeki insanların hasta olduğunu görüyoruz. Yani daha önce daraldığını söylediğimiz çember artık yok. Bu daha dikkatli davranılması, çok yakın çevre ile bile yakın temastan kaçınılması ve tüm bunlara rağmen enfekte olma riski taşınması demek oluyor. Bundan sonraki süreçte toplumsal önlemler elbetteki önemli ama kişisel önlemlerle korunma daha ön planda yer alıyor. Bu; bulunduğunuz her alanda ya da ortamda, şikayeti olsun ya da olmasın Covid19’la enfekte bir ya da birkaç kişinin bulunduğunu düşünerek hareket etmek anlamına geliyor.

Birkaç gün önce korunma konusunda hassas davranan arkadaşı için “Çok dikkatli davranıyor, hasta olursa çok güleceğim” diyen birine “Hasta olursa etrafında maskesiz gezen, maskesi olsa da doğru kullanmayı beceremeyen, maskesini ulu orta yerlere bırakan, mesafeyi koruyamayan, yıkamadığı kirli elleri ile sağa sola dokunan, ortak kullanılan alanlara hassas davranmadığı için virüs bulaştıran yani etrafındaki sorumsuzlar yüzünden hasta olabilir elbette” derken fark ettim ki, kendini ve sevdiklerini korumaya çalışanların bu hassasiyetinden rahatsız olan ve eğitim düzeyi ne olursa olsun henüz eğitimini tamamlayamamış bir kitle var. Yoksa tüm dikkat ve özenine rağmen hasta olan biri için sahip olunan bu düşüncelerin başka bir izahı olamaz.

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre global olarak salgının başlangıcından şu vakte kadar 53.164.803 hasta, 1.300.576 Covid19’a bağlı bildirilmiş ölüm var ve bu rakamlar gün geçtikçe artmakta. İşin acı tarafı bunlara rakam değil de, insan gözüyle bakınca ortaya çıkıyor. Her biri salgın öncesinde rutin hayatına devam eden, planları-programları, idealleri olan, salgından sağlıklı çıkmayı umut eden insanlardı mutlaka fakat şimdi bir kısmı aramızda değil. İşte salgın gerçeği..

Sağlıcakla kalın...