Merhabalar.
Salgında 1 yılı doldurmak üzereyiz. Korunma anlamında yeterince tecrübe sahibi olduğumuzu düşünsek de son veriler halen istediğimiz düzeye gelememiş olduğumuzu gösteriyor. Göreceli olarak hasta ve vefat sayısında azalma mevcut fakat halen gözardı edebileceğimiz rakamlara ulaşamadık.
İl bazında açıklanan vaka sayılarında özellikle Karadeniz Bölgesi’nde yüksek görülen hasta sayısının nedenleri, ülke genelindeki nedenlerden çok da farklı değil aslında. Sonuçta virüsten korunmak için yapılacaklar ve yapılmayacaklar belli. Mutasyon da olsa şu an ki veriler ve gördüklerimiz bize gösterdi ki; korunmak için her şey maske+ mesafe+ el hijyeni kadar basit, ucuz, kolay ve etkili. Bunların tümüne uyum ne kadar az olursa hasta sayısının artacağı artık bilimsel doğruluğu dışında, gerçek yaşam verileri ile de ortada.
Salgın süresinin uzamasının verdiği yorgunluk ve bıkkınlık, bir grubun aşılanmasının verdiği rahatlıkla birleşince önlemlere uyum konusunda rehavete yol açtı. Aşının koruyucu olabilmesi için (herkeste koruyucu nötralizan antikor oluşacak diye bir şartta da yok üstelik) ilk dozdan 28 gün sonra uygulanmış 2.doz üzerinden 10-15 gün geçmesine ihtiyacımız var. Yani aşı olmak koruyuculuğunun hemen başladığı anlamına gelmiyor. Aşının etkin kalacağı süreyi de şu an için net bilmiyoruz. Hepimiz aynı anda aşı olmadığımız için birimizin aşısının koruyuculuğu biterken diğerinin koruyuculuğu yeni başlıyor olacak. Ayrıca belki de bir süre aşının henüz ulaşmadığı erişkin yaş grupları ile çocuklar bulunacak. Yani toplumda enfeksiyona açık bir grup hep var olacak. Dolayısıyla bir süre daha korunmaya dikkat etmek zorundayız. Dikkat etmez ve özen göstermez isek bulaşmaya ve çoğalmaya devam eden virüste yeni mutasyonlar da kaçınılmaz olacak. Bu mutasyonların bize neler getireceğini bilme şansımız elbetteki yok. Bildiğimiz en önemli şey, nasıl korunabilecek olduğumuz.
Dikkat etmemiz gereken önemli bir konu da aşı uygulamaları sırasında kalabalık oluşturmamak. Uygulamalar randevu ile yapılıyor ve aşılama alanları en az risk içerecek şekilde düzenleniyor olmasına rağmen, aşı için ve aşılanacak kişi ile birlikte gelenler kalabalık oluşturabiliyor. Eğer bir kalabalıkla karşılaştıysanız mümkünse açık havaya çıkarak bekleyin. Kaş yaparken göz çıkarmamak adına aşılama öncesi, aşılama sırası ve sonrasında maskenin ağız ve burnu kapatacak şekilde uygun kullanılması, mesafeye dikkat edilmesi ve bulunduğunuz sağlık merkezinde olası temas sebebiyle işlem bittikten sonra ellerin mutlaka yıkanması ya da dezenfekte edilmesi önemli.
Yaşadığımız bunca şeye ve geldiğimiz bu noktaya rağmen hâlâ burnu dışarıda olan ama maske kullandığını düşünenler, maskeli fakat burun buruna olanlar, o maskeli zaten benim kullanmama gerek yok diyenler, yemek yerken ya da fotoğraf çektirirken bir yandan muhabbet edip bir yandan da maskesiz-mesafesiz yakın temas edecek şekilde bir arada bulunup bu sürede virüsün de yemeğin ve çekimin bitmesini beklediğini zannedenler, salgın döneminde kalabalık oluşturacak aktivitelere katılanlar ve bir de uyarıldıklarında “bir şey olmaz” diyenleri görünce salgının ne yazık ki uzun bir süre daha devam edeceğini düşünmeden edemiyorum. İnanın bir şey değil, çok şey olur.
Sağlıcakla kalın.
Giriş Yap
Üye Ol
