Merhabalar, salgın nedeniyle ertelenmiş olan yüz yüze eğitimin kısa bir süre sonra başlayacağı açıklandı. Bazı sınıflardaki öğrencilerin belli günlerde yüz yüze eğitim, belli günlerde de uzaktan eğitimle devam edeceği bu yılki eğitim-öğretim dönemi, yine ilklerin yaşanacağı bir yıl olma özelliğini koruyacak.

Bazı veliler okulların bir an önce açılmasını beklerken, bazı veliler çocukları adına bulaş riski nedeniyle oldukça kaygılı.

Okullarda gereken düzenlemeler yapılmış ve gerekli önlemler alınmış olmasına rağmen, bulaş riski sadece çocukların bu kurallara uyumu ile azaltılabilir. Bunun için, okula başlamadan önce her çocuğa ailesi tarafından neler yapması, yapmaması ve dikkat etmesi gerekenler konusunda eğitim verilmeli. Çocuklar salgında yaşamayı öğrenmiş olmalarına rağmen okulların açılıyor ve yüz yüze eğitimin başlıyor olmasını, salgının bittiği ve her şeyin normale döndüğü şeklinde algılayabilirler. Bu nedenle, bu vakte kadar geçerli olan tüm kural ve önerilerin aynı şekilde devam ettiğini unutmamamız gerektiği onlara hatırlatılmalı.

Maskenin burun ve ağzı içine alacak ve kapatacak şekilde doğru kullanımı, maske dış ve iç yüzeyine el teması durumunda ellerin mutlaka yıkanması ya da dezenfektanla el hijyeninin sağlanması gerektiği, kullanılmış maskelerin asla bir başkası tarafından kullanılamayacağı, kullanılan maskelerin nasıl muhafaza edileceği ve masa-sıra-sandalye gibi yerlere bırakılmaması gerektiği, hangi durumlarda maskenin değiştirileceği tek tek anlatılmalı.

Sosyal mesafeye uyum erişkinler için bile bugün geldiğimiz noktada istediğimiz düzeyde değilken, birlikte hareket etmeye eğilimli çocukluk yaş grubunda daha da zor uygulanabilir olacak. Bu konuda hem evde eğitim verilmeli hem de okuldaki uyum sıkı denetlenmeli.

Her şeyden önce el hijyeni yani ellerin yıkanması ya da dezenfektan kullanımı ile ilgili eğitim evde mutlaka verilmeli, hangi durumda el yıkama, hangi durumda dezenfektan kullanılabileceği ayrıntılı anlatılmalı. Ellerde gözle görünür kirlenme var ise mutlaka su ve sabun kullanarak yıkanması gerektiği öğretilmeli.

Her şeyden önce davranışlarla örnek olunmalı. Yaklaşık 7 ayı bitirmek üzere olduğumuz salgında çocuklar hala ne yapması ve nasıl davranması gerektiğini bilmiyorsa, bunun aile içindeki eğitim eksikliğinden kaynaklandığı çok açık. Bu nedenle en azından okula gidinceye kadar ki sürede bu eğitim eksikliği de telafi edilmeli.

Bağışıklık sistemi ile ilgili rahatsızlığı ya da risk oluşturacak kronik hastalığı bulunan çocukların bu süreçte yüz yüze eğitim için okula gitmesindeki kar-zarar oranı iyi değerlendirilmeli, gerekirse uzaktan eğitime devam edilmeli. Aynı durum eğitim verecek kişiler yani öğretmenler için de geçerli.

Bir diğer boyut da, olası bir enfeksiyon durumunda çocukların virüsü eve taşıma ihtimalleri. Bu nedenle ev içerisinde yaşlı, kronik hastalığı bulunan ve risk grubunda sayılabilecek olan kişilerle temasın, kurallara uygun olarak sağlanmasına özen gösterilmeli.

Eğitim-öğretim deyince aklımıza ilk gelen okullar ve öğretmenler olmasına rağmen, eğitimin ve öğretimin öncelikle aile içinde başladığı gerçeğinden hareketle, saygıdeğer öğretmenlerimize yardımcı olmak adına ailelerin de üzerine düşeni yapması gerek.

Sonlandığında var olup olmayacağımızı bilemediğimiz, önümüzü net olarak göremediğimiz bu süreci sağlıklı bir şekilde atlatabilirsek anlatacak pek çok anımızın olduğu salgın döneminde başlayacak yüz yüze eğitimin yapı taşları öğretmenlerimize, eğitimcilerimize ve tüm öğrencilerimize sağlıklı, huzurlu, başarılı ve güzel bir eğitim-öğretim dönemi diliyorum.

Sağlıcakla kalın...