SON DAKİKA
SON DAKİKA


Farkındalık!
19.06.2021

Merhabalar.

Bu sabah da her sabah gibi erken uyandım. Yaz değil de sanki sonbahar gibi yaşadığım yerde bu mevsim. Yeni gün, birazda bulutların etkisiyle henüz olması gerektiği aydınlığa ulaşamamış. Gece yağan yağmurun ıslattığı sokaklar şehre hem temizlik ve parlaklık, hem de biraz hüzün yüklemiş. Yaz olmasına rağmen hava serin.

Sabahın o güzel kokusu ve ferahlığını hissetmek için araladığım penceremden gelen kuş cıvıltıları içime işliyor, yaşama sevinci veriyor. Uçsuz bucaksız deniz, tüm ihtişamıyla karşımda duruyor ama her zamanki kadar mavi değil bugün. Biraz yağmur, biraz da gökyüzünün gri rengi yansımış yüzüne. Şehir henüz uykuda gibi, hareketlilik hissedilmiyor. Kedim Badem de şehir gibi, uykudan gözlerini açamıyor. Pencere önünde ne yaptığımı merak etse de, o anki ihtiyacı uyku ve o şu anda bu ihtiyacını karşılıyor. Ben sabahın güzelliğini ve hissettirdiklerini kaçırmak istemiyorum, o da uykunun ona verdiklerini. Her canlı gibi bizim de ihtiyaçlarımız farklı ve herkes kendi ihtiyaçlarına odaklı.

İhtiyaçlarımızın farkında olmadan onları bilmenin, karşılamamıza yetmediğini bir kez daha anlıyorum. Belki de en büyük dürüstlük bu diye düşünüyorum şimdi. Kendine dürüst olup neye ihtiyaç duyduğunun farkında olmak tüm mesele.

Yorgun olduğumuzu bilip dinlenmemiz gerektiğinin farkında olmazsak daha çok yorulmaz mıyız? Ya da vücudumuzun herhangi bir yerinde yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunu fark etmeden şifa bulmak mümkün olur mu? Bilmediğinin farkında olmayan öğrenecek çok şeyi olduğunu anlayabilir mi? Potansiyelinin, gücünün, emeklerinin farkında olmayan bir şey üretebilir mi? Değişmesi faydalı olan rahatsız edici bir özelliğini anlamayan düzeltici bir çaba gösterebilir mi?

Hayatın her alanında olduğu gibi farkındalığın da temelinde kendini fark etmek var. Kendimize dışardan bir gözle bakmak en güzeli ama bakamadığımız ya da baksak da yanlış gördüğümüz, değerlendiremediğimiz, anlamadığımız zamanlarda kendimize zaman tanımak da bu farkındalığa dahil.

Nasıl ki acıktığımızda kan şekerimiz düşer, midemiz kazınır, yeme ihtiyacımızın farkına varırsak, koşarken bir noktadan sonra nefesimiz kesilir, bacaklarımız titrer, kalbimiz yerinden çıkacak gibi olur ve durmamız gerektiğini anlarsak, üşüdüğümüzde giydiğimiz kalın kıyafetlerimizi sıcak bir yere girdiğimizde ısınıp hatta terleyip çıkarma ihtiyacı hissedersek, düşünce ve duygularımızın da bize bazen somut, bazen soyut uyarılarını dikkate almamız gerekmez mi?

Hayat kısa, zaman çabuk geçiyor ve her şeyi anlamaya, fark etmeye, öğrenmeye çalışan insan en çok da kendi varlığının ve ihtiyaçlarının farkına varmakta geç kalıyor. Siz en son kendinizle ilgili neyin farkına vardınız ve kendiniz için ne yaptınız?

Bugün her şey gönlünüzce ve size kendinizi “özel” hissettirecek bir gün olsun.

Sağlıcakla kalın.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap