SON DAKİKA
SON DAKİKA


Dikkat, Dikkat!
22.06.2020

Merhabalar,

Yoğun ve yorucu geçen bir nöbetin sabahındayım. Susmayan telefonlar, yatan hastalar, sonuçlar, yapılacaklar derken oda ışığının gün ışığına yenildiğini çok sonra farkettim. Güneşin ilk ışıklarını izlemeye doyamayan ben, ne zaman sabah olduğunu anlayamadım bile. Kuşlar her zamanki gibi mesailerine erken başladı, kokusu ile temiz hava varlığını hissettirdi. Her nöbet sonrası olduğu gibi “En güzel nöbet, biten nöbettir” diyerek ayrıldım hastaneden. Bu benim açımdan zor bir nöbetti evet ama sonuçta bitti, her zorluk ya da her güzellik gibi. Sabaha kadar devam eden yoğunluğa ve yorgunluğa rağmen, hasta ve hasta yakını olarak hastanede bulunmak yerine hekim olarak bulunmak da şükür sebebiydi aslında. Dün sabah geldiğim hastaneden bugün ayrılırken, yol boyunca hastaları ve hasta yakınlarını düşündüm, onların gözüyle de bakmaya çalışarak. Hastaların hikayelerinde hep seyahat, başka bir şehirden gelen kişilerle temas, cenazeye katılma, birlikte ders çalışma gibi bu dönemde riskli sayılabilecek hareketler mevcuttu.

Salgın süresi uzadıkça kaçınılmaz olan sosyal hayat ve insan ilişkilerinin askıya alınması rahatsızlık verdiğinden, normalleşme süreci özlenen günlere kavuşma olarak düşünüldü. İnsan ilişkileri devam etmeliydi tabi ki ama mutlaka kontrollü bir şekilde. Her fırsatta normalleşmenin eski normallerimiz gibi olmaması gerektiğini söylerken; bulaştırıcılığı yüksek, her yaş grubunu etkileyen ve %5-6 gibi bir ölüm oranına sahip hastalıktan nasıl korunabilirizin peşindeydik.

Korunma hem kolay, hem de zor aslında. Kolay çünkü kurallar basit. Maske kullanacağız ama nasıl kullanmamız gerektiğini bilerek. Sosyal mesafeye dikkat edeceğiz ama her yerde ve her şekilde. El temizliğimize özen göstereceğiz ama nerede el yıkamamız, nerede el dezenfektanı kullanmamız gerektiğini ve eldivenin yalancı güven hissi oluşturduğunu bilerek.

Zor çünkü korunma bir tek bizim dikkat ve özenimizle mümkün değil, toplumsal duyarlılık göstermemiz lazım. Bizler maske kullanırken yanımızdan geçen ve virüsü taşıyan fakat maske kullanmayan bir kişinin sorumsuz hareketi bizim için risk oluşturacak. Bizler el hijyenine önem verirken dikkatsiz davrananların kirli elleriyle temas ettiği her şey bulaştırma riski taşıyacak. Bu nedenle maske kullanmayanları uygun bir dille uyarmak ve kendisi için değil, etrafındakiler için kullanması gerektiğini hatırlatmak, sosyal mesafeye dikkat edilmediğinde gerekliliğini anlatmak, el hijyenine önem verilmediğinde her temasın risk taşıdığını ifade etmek gerek.

Salgının devam ettiğini unutmadan, çok basit önlemlerle kendimizi ve çevremizi koruyabileceğimize inanarak hareket etmek çok önemli. Rehavete kapılmanın, önlemleri gevşetmenin ve uyarılara dikkat etmemenin hasta sayısında artışa neden olduğunu normalleşme sürecine geçişle gördük.

Biraz daha sabır, biraz daha özen ve biraz daha dikkatle birlikte virüsten korunarak yaşamayı öğrenmekten başka bir yolumuz şimdilik yok.

Sağlıcakla kalın..

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap