SON DAKİKA
SON DAKİKA


Bir Urfa hikayesi
11.09.2021

Merhabalar. Yıllar önce uzmanlık sınavı sonrasında mecburi hizmet için görev yerleri listesi bir akşam vakti geç saatlerde açıklanmış, liste içinde yaşadığım şehre en yakın Görele Devlet Hastanesi’ni görünce mutlu olmuştum. İlk tercihimin orası olacağı belliydi ama “Acaba başka kimler yazacaktı, ilk tercihime yerleşebilecek miydim, orası olmaz ise neresi olur ve bu durumda önem kazanacak diğer tercihlerim için nasıl bir sıralama yapmalıydım?” diyerek uzayıp giden pek çok soru da kafamı meşgul etmişti.

Ertesi gün sabah erken vakitte bir kongre için Ankara’ya giderken uçakta yol boyu ikinci tercihim olacak ili, hastaneyi, beklentilerimi, acabalarımı, amalarımı, nedenlerimi, niçinlerimi düşündüm ve seyahat süresince yakın başka bir şehir olmadığından uzak yerlerin her birinden bulunduğum şehre düşüncemde kim bilir kaç kez gittim, geldim. Kongre boyunca ataması yapılacak olan hekim arkadaşlarla iletişim kurmaya ve benim atanmak istediğim yeri isteyen başka kişilerin olup olmadığını anlamaya çalıştım çünkü benim ilk tercihimi isteyenlerin olması, onlarla bir kuraya katılmam ve şansımın azalması demek olacaktı ki benim dışımda iki kişi daha olduğunu öğrendim. Bu durumda diğer tercihlerim önem kazandı çünkü kurada ben çıkmazsam sıralamadaki ikinci hastanenin görev yerim olma ihtimali yüksekti. Kongrenin olduğu otel odasında listeyi tekrar tekrar inceledim ve kararımı verdim. Hep merak ettiğim sıra geceleri ile meşhur Urfa’yı yazacaktım.

Şanlıurfa’da iki devlet hastanesi vardı bu kurada. Merkez hastaneyi 2.sıraya, Balıklıgöl Devlet Hastanesi’ni 3.sıraya yazdım ve gönderdim. Hiç görmediğim bir şehri, sadece okuyarak anladıklarımdan, kendine özgü dokusunu görmek istediğim için ve sıra gecelerini merak ettiğimden yazmıştım. Kura sonucu açıklanıncaya kadar arkadaşlarımla kaç sıra gecesinde eğlendiğimizi düşünüp oradakinden daha çok eğlendik hatırlamıyorum. Kurada Urfa olmadı, ilk tercihime yerleştim, sıra gecelerine katılamadım ve Urfa’ya da hiç gelmedim, düne kadar. Tatil planlarımda aksaklıklar olunca rotayı değiştirdim ve kader bana bu yazıyı, mecburi hizmet için yıllar önce gelmeyi düşündüğüm ama bugün kısmet olan Urfa’da bir otel odasında, dün gece bir sıra gecesine katıldıktan sonra yazmayı nasip etti. Salgın gölgesinde ve korunmaya çalışarak da olsa orada geçirdiğim vakitte, yıllar önceki yeni uzman olmuş Dr. Ebru’nun heyecanıyla türküleri dinledim, o günlere gittim. Dün Maraş’ta uyandım, Antep’e gidip gezdim,

Urfa’da günü bitirdim ve bu sabah yıllar önce ilk tercihime yerleşmezsem çalışmayı istediğim şehirde, güneşli ve mis gibi bir Urfa sabahına uyandım. Uyandığımda yüreğimde hissettiklerimi de paylaşmak istedim. Memleketin her karış toprağı güzel, her yeri kıymetli. Hiç hesapta yok iken kendimi burada bulmam, hayatın bize istediklerimizi bizim planladığımız vakitte değil de, zamanı geldiğinde ve en uygun şekilde verdiğinin ispatı gibi. Demek ki hekim olarak hizmet vermek değil, şehri gezmekmiş kaderde olan. Olmuş olan, olması gerekendir elbette. Güzel günler dileğiyle. Sağlıcakla kalın.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap