SON DAKİKA
SON DAKİKA


Bir musibet,bin nasihat
27.11.2021

Merhabalar.

Farklı bir şehirdeki bilimsel kongreye katılmak için yola çıkmak üzere havaalanına geldim. Mesafeye dikkat konusunda duyarlılık azalmış olsa da, alanda maskesiz kimseyi görmediğim için mutlu oldum. Bilet kontrolü ve güvenlik işlemleri ardından yerime oturdum. Yanımdaki teyze ve geliniyle, telefonlarını uçuş moduna alamadıkları için istedikleri yardım sayesinde başlayan seyahat arkadaşlığımız, yol boyunca devam etti.

Yerleşmelerinin ardından kullandıkları cerrahi maskelerinin üzerine uçağa binerken verilen maskeleri de taktılar, sonrasında çantalarından çıkardıkları dezenfektanla ellerini temizlediler. Teyze bana da isteyip istemediğimi sorarken 1 yıl önce ağır bir Covid geçirdiğini, uzun süre hastanede ve yoğun bakımda yattığını, ölümden döndüğünü, aşısını yaptırdığını ve tekrar hasta olmaktan, yaşadığı o sıkıntılı günleri yeniden yaşamaktan korktuğunu, bu nedenle de hassas davrandığını anlattı. Sohbet sırasında mesleğimi söylememiş olmama rağmen, sanırım onun bu tavrını destekleyici cümlelerimden ötürü hekim olduğumu anladı ve “Doktor musunuz?” diyerek bunu teyid etti.

Uzun zamandır korunma konusunda bu kadar hassas ve bilinçli davranan bir başka kişi görmediğimi söylesem yeridir. Sohbet ederken bile nefes akışı olabilme ihtimali nedeniyle karşıya bakarak konuşmayı tercih ettiğini, yanlış anlamamam için de bunu söyleme ihtiyacı hissettiğini ifade eden nezaketli bir yürek vardı yanımda. Muhabbetin ilerleyen dakikalarında “Bir musibet, bin nasihatten iyidir” derler ya kızım dedi, derdi de, sıkıntıyı da, hastalığı da ancak yaşayan bilir. Ne kadar güzel, anlamlı ve içi dolu bir cümleydi bu.

Salgında, daha doğrusu salgına rağmen yaşamayı herkese kapak olacak nitelikte başaran bu teyzenin hassasiyeti, gerçekten takdire şayandı.

Yolculuğun ilerleyen dakikalarında hemen arka koltuğumuzda bulunan, yaşlı ve hasta olduğu için görevli yardımı ile uçağa en son yerleştirilen bir kadın yolcu öksürmeye başlayınca, yanımdaki teyzenin gelinine “İnşallah Corona değildir” dediğini duydum. Öksüren yolcunun yakını kronik bronşiti olduğunu yüksek sesle ifade ederek diğer yolcuları rahatlatmaya çalışsa da, seyahat boyunca her öksürük nöbetinde yanımdaki teyze ile göz göze geldik. Bu bakışma sırasında da her defasında koltuktan sırtını biraz öne çekti, başını aşağıya doğru eğdi ve tam arkasındaki yolcunun öksürmesi sırasında ona ulaşabileceğini düşündüğü damlacıklardan kendini korumaya çalıştı. Hassasiyetine ve dikkatine hem sevindim, hem de hep düşündüğüm bazen istemediğimiz şeylerden kaçtıkça ortasına düştüğümüz fikrine bir kez daha kapıldım. Zaten o da, “Tedbir bizden, takdir Allah’tan” diyerek her şeyi kontrol edemeyeceğimizi ifade etti.

Evrenin çekim gücü mü, düşünce gücü mü, bilinçaltının gücü mü, imtihan mı bilmiyorum ama bildiğim bir şey var, o da yol arkadaşım teyze ve onun olaya bakışı gibi, elimizden gelenin en iyisi yapmak ve her şeyi kontrol edemeyeceğimizin de farkında olmak.

Yolculuğumda bana eşlik eden, adını dahi bilmediğim, korunma konusundaki bilincine hayran olduğum teyzeciğe güzel ve sağlıklı ömürler diliyorum.

Sağlıcakla kalın.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap