Merhabalar.

Son dönemde özellikle salgın süreci ile birlikte, bağışıklık sitemini güçlendirmenin tek yolunun vitamin ve mineral takviyeleri ile olacağına, ne kadar çok vitamin alınırsa o kadar güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olunacağına, uyarılmış bağışıklık sisteminin de her yönüyle iyi olduğuna inanan insanların sayısı gün geçtikçe artıyor. Bu inanış da beraberinde ciddi bir tüketim çılgınlığı getiriyor. Kime sorsanız kullandığı bir, hatta bir kaç tablet vitamin ya da bağışıklık sistemini güçlendirici bir ilaçtan bahsediyor, memnun olduğunu söylüyor, işi daha da ileriye götürerek tavsiye ediyor.

Vitamin, mineral ya da herhangi bir takviyenin gerektiği durumlar elbette olabilir fakat buna ancak bir hekim, şikayetlerinizi dinleyip, muayenenizi yapıp, tahlillerinizi isteyip, sonuçlarınızı değerlendirdikten sonra karar verebilir. İhtiyacınızın var olup olmadığını bilmeden, belki vardır diyerek kullanacağınız her madde, sonuçta bir takım işlemlerden geçerek ve katkı maddeleri ile mevcut haline getiriliyor. Gereksiz tüketimin oluşturabileceği zararlar gibi, fazla tüketimin neden olduğu birikime bağlı sorunlar da ortaya çıkabiliyor.

Özellikle yağda çözünen A, D, E ve K vitaminlerinin fazlası vücutta depolandığı için, gereğinden fazla bu vitaminleri tüketmek, kaş yaparken göz çıkarmaya neden olabiliyor.

Şunu unutmamak gerekir ki hiç bir vitamin, mineral ya da herhangi bir madde takviyesi, yiyeceklerle yani sağlıklı beslenerek sağlayacağımız katkının yerini tutmayacak. Takviyelerin, yiyeceklerle alınan vitamin ya da mineraller ile aynı etkiyi oluşturduğunu destekleyen yeterli çalışma olmamakla birlikte, tam tersi etki oluşturabileceğini gösteren çalışmalar bulunmakta.

Elbette eksik ve gerekli olan yerine konmalı ama gereksiz kullanımın kanser hücrelerini çoğaltabileceği, sitokin fırtınasına neden olabileceği, pıhtılaşmaya ya da kanamaya eğilimi arttırabileceği, karaciğer enzim yüksekliğine yol açabileceği, vücudunuzda normal işleyen sistemlerin dengesini bozabileceği de unutulmamalı.

Bağışıklık sistemimiz altta yatan başka bir hastalığımız yok ise zaten bizleri bu vakte kadar getiren, koruyan, kollayan bir sistem. Bu sistemin gereğinden fazla uyarılmasının ne yazık ki başka olumsuz sonuçları da olabilir. Bu nedenle duyduğunuz, ne olduğunu bilmediğiniz, sağlık bakanlığı onayı bulunmayan, hekiminiz tarafından gerekli görülmeyen ve onaylanmayan ürünleri lütfen kullanmayınız.

Tüm sistemlerimiz gibi bağışıklık sistemimizin de sağlıklı olabilmesi için; alkol-sigara-uyuşturucu gibi zararlı maddelerden uzak durmak, yeterli ve sağlıklı beslenmek, uyku düzenimizi sağlamak ve kaliteli uyumak, stresten uzak kalmak ya da yaşamda bu mümkün olamayacağı için stresi yönetmeyi bilmek, fiziksel hareketliliğimizi sağlamak ve spor yapmak önemli ve gerekli. Bunlardaki aksaklık ya da eksikliği kullanacağımız hiç bir takviyenin gidermeyeceğini bilerek davranmak, hatta bağışıklık sistemimizi güçlendirmeye uğraşmak yerine, bunlara dikkat ederek onu çökertmemeye çalışmak daha akılcı bir yaklaşım olur.

Sağlıcakla kalın.