Sevgili okuyucularım artık tünelin sonunda bir ışık
yandı. Dilerim herkes bu ışığın farkında olarak hareket eder, biz sağlıkçıların
korkarım bunu dilemekten başka bir çaresi yok. En son kasımda gelen yasaklarla
biraz nefes aldık çalışan sağlıkçılar korkmadan altından covid enfeksiyonu
çıkar mı düşüncesiyle hareket etmeden hastalarına dokundular, muayene ettiler. Başka
hastalığı olan kişilerse korkmadan geciken kontrol muayenelerine geldiler. İşin
içinde olan bir hekim olarak hep dua ettim
yıl başından sonra yasaklar kalkmasın diye. Dua ettim ki aşılama
başlayana kadar yasaklar devam etsin.
Evet tünelin sonunda bir ışık yandı ve bu ışığın
parlamasına izin vermezsek aşılama
konusunda direnirsek ben bir göğüs hastalıkları uzmanı olarak çok iyi biliyorum
ki yine tavan yapacağız ve o korktuğumuz rakamları akşamları bir ekran
arkasından izlemeye devam edeceğiz. Bu salgın nasıl başladı niye başladı kimler
sebep oldu bu bir laboratuvar virüsü müydü ....vb birçok komplo teorileri ile
karşılaşmış tartışmış olabiliriz ama geldiğimiz noktada ; bu bir pandemi , bu
bir salgın ve gördük ki aşısız biz bu
virüsten kurtulamayacağız ve gördük ki virüs ümit edildiği üzere insanların lehine bir mutasyona
uğramadı. En kötüsü de hastalık herkeste farklı seyrediyor zannedildiği gibi
belli ağırlaştırıcı kriterlerle her zaman hareket edemiyoruz her şey yolunda
gibi giderken hastanın oksijen doygunluğu gitgide azalıyor ve hasta bunu nefes
darlığı şeklinde hissedene kadar yoğun
bakımlık oluyor.
İşte bu yüzdendir ki tünelin sonundaki ışığı iyi değerlendirmeliyiz. Orada maskesiz bir hayat var orada birbirleri ile sarılan sohbet eden dostlar var unuttuğumuz akrabalarımız, onlar için gerçekleştireceğimiz seyahatler var. Orada eski hayatımız var ve biz bu eski hayatımıza dönerek yaşamak istiyorsak tünelin sonundaki ışığı yani aşıları iyi değerlendirmemiz lazım.