SON DAKİKA
SON DAKİKA


Bugün kendim için yazdım
12.09.2019
Ben bir hekimim. Herkesin imrendiği, olmak istediği, saygı duyduğu ve savunduğu bir mesleğim var. 23 yaşında göğsümü gererek hipokrat yemini ettiğim ve geçirdiğim şu 26 yılda kimsenin görmek istemediği hasta yüzleri gördüğüm, içimi sızlatan acıları kalbime gömdüğüm bir mesleğim var. Yıllardır sağlık sisteminin içinde törpülenip duran, maddi manevi hiçbir tatminkarlık yaşamadığım ama hergün bir sanatçının sahneye çıkarken duyduğu heyecanla koşup geldiğim bir mesleğim var.

ŞİDDETLE ELEŞTİRİYORUM

Mesleğime duyduğum saygıdan dolayı bir dik duruşum, kurallarım var. Ve işte bütün bunlardan dolayı hekimliğime , polikliniğime, çalışma programıma ve birlikte çalıştığım arkadaşlarıma yapılan hiçbir saygısızlığı kabul etmiyorum. Sizlerin sözlü ve fiziksel şiddeti onayladığınız, sustuğunuz ve yeri geldiğinde ama siz de dayağı hak ediyorsunuz dediğiniz her halinizi şiddetle eleştiriyorum. 

NEDİR BU ÖFKE
 
Çocuklarınızı hayata hazırlayan öğretmenlerin bile bir fiske tokatına tahammül edemediğiniz bir ülkede hekimlerin her türlü şiddet görmesine susuyorsunuz. Sonra da bir hastalığa yakalandığınızda hekim hekim dolaşıyorsunuz. İki dudağımızın arasından çıkacak bir çift söz sizin uykularınızı kaçırmaya yetiyor. Peki söyler misiniz nedir sizlerin bu hekimlere duyduğunuz öfke?

RANDEVU SİSTEMİ VAR
 
Bizler de bakanlığın bizim için uygun gördüğü randevu sistemi ile 10 dakika aralıklarla hasta bakmak isteriz. Hastalarımıza gülen yüzlerle hayat aşılamak isteriz. Sadece yatırdığımız hastalarla ilgilenip her türlü bulgusunu inceleyerek tedavi etmek isteriz. Malesef ki sağlık sisteminin geldiği noktada, bakanlığın bizden istediği: bize başvuran hiçbir hastanın geri dönmemesi mesai saatleri içerisinde gelen hastalara poliklinik hizmeti verilmesi ve mesai saati sonrasında da icapçı doktor adı altında çalışılarak acile gelen her hastaya cevap vermemizdir.

ÖZVERİ BİR YERE KADAR

Söylermisiniz bana hangi meslek grubunda çalışan personelinizi bu şartlar altında çalıştırabilirsiniz?  Özveri bir yere kadardır, işte bir an gelir ki o özveri ruhunu kaybederseniz yaptığınız hiçbir işte başarı sağlayamazsınız. Evet herkes hekim olamaz. Hekim olabilmeniz için yıllarınızı vereceğiniz bir eğitim hayatını göğüsleyebilmeniz gerekir. Uykusuz kalıp, yorgunluğunuz tavan da yapsa karşınızda hasta varsa her daim hizmet verir dinçlikte olmanız gerekir.

KELLE KOLTUKTA HİZMET

Tükendiğiniz noktada yine hastalarınızı emanet edeceğiniz kişi sizin özverilerinizle eşitlenmiş başka bir hekim arkadaşınız ya da hemşireniz olur. Evet herkes hekim olamaz artık  ülkemizde hekim olma kriterleri içerisine sözlü ve fiziksel şiddeti de katıyorum. Sevgili yurdum insanı artık çocuklarınıza hekimliği önerirken kelle koltukta hizmet edeceklerini de öğütlemeyi unutmayınız.

MESLEKTEN SOĞUTMAYIN

Artan nüfus oranlarımıza paralel olarak hekim ihtiyacımız da hergün artıyor. Vatandaş olarak sizler hekimliği cazip hale getirmeniz gerekirken, genç nesli bu meslekten soğutuyorsunuz. Artık tıp mesleği ülkede iş garantisi olan bir meslek olarak görüldüğü için isteniyor. Eğer yurdum insanı, sizler susmaya devam ederseniz bu şiddetler devam edecek. Bu ülkede şiddet son bulacak dediğim gün, protesto amaçlı hekimlerin yürüdüğü değil de vatandaşın yürüdüğü gün olacaktır benim için.

İnstagram: drcanansengul

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap