Sigara-alkol-uyuşturucu gibi bağımlılık yapan maddelerin
kişilere, ailelere ve topluma verdiği zararı anlatan Yeşilay Haftası kutlu
olsun. Her farkındalık uyandırılmak istenen durumlarda olduğu gibi Yeşilay
Haftası da 5 Mart 1920 tarihinde kurulan Yeşilay kurumundan dolayı martın ilk
haftası kutlanıyor. Acaba bu yazının başlığına “Yeşilay Haftası kutlu olsun”
deseydim kaç kişinin ilgisini çekerdi, ya da kaç kişi bu yazıya yönelirdi?
Madem bir kez başlık dikkatimizi çekti ve yazıya yöneldik, bakalım bağımlılık
nasıl oluşuyormuş.
Madde
bağımlılığı denilen olay bir kronik beyin hastalığıdır. Beyin hücrelerinin
yapısal ve fonksiyonel olarak kalıcı değişiklik göstermesiyle birlikte dürtüsel
olarak önüne geçilemeyen tekrarlayıcı davranışların olmasıdır. Sigara içimi ile
birlikte sigaradaki nikotin beyinde dopamin maddesinin salınmasına sebep olur.
Dopamin maddesi keyif ve haz veren bir maddedir. Bu keyif verici ortam her
sigara içişte dopamin hormonunu salgılatan iletim noktalarının duyarlılığını
arttırır. Kişi o ilk sigaradan aldığı keyfi yakalayabilmek için günün ilerleyen
saatlerine dağılan sigara sayısını arttırır. Günde 3-5 sigara ile başlayan içme
dürtüsü her geçen gün sayısını arttırarak 1-2 paket/gün sayısına ulaşır.
Beyindeki zevk
merkezinin sigara ile uyarılması sonucu oluşan haz durumu bu maddeye karşı
bağımlı yapar kişiyi. Halbuki beyin için bütün zevkler aynıdır. Sevdiğiniz bir
yemeğin bağımlısı da olabilirsiniz. Olay bağımlı olmak değil neye karşı bağımlı
olduğunuzdur.
Bağımlılık işte
bu mekanizmayla oluşur. Biz sigara, alkol, uyuşturucu gibi maddeler ile zevk
merkezimizi uyarmak yerine vücuda hasar vermeyecek maddeler ile uyarırsak yine
aynı keyfi almayı başarabiliriz.