Bir şehri anlamak ve tanımak istiyorsanız öncelikle sokaklarını gezeceksiniz. Teknik adam Eddie Newton veya futbolcuları Uzun Sokak’ta gezerken hiç gören var mı? Başarı için bu bütünlük şehirde sağlanmalıdır. Trabzon’da veya Türkiye’nin her yerinde yaşayan Trabzonluların büyük bir tutkuyla bağlanarak gönül verdiği Trabzonspor futbolcu ve teknik heyeti, taraftarından ve onların beklentilerinden uzak yaşayamaz. Uzak olması demek taraftarla bütünleşmemesi ve iletişim sorunu yaşayacağı anlamına gelir. Gerekirse bu tür konularda yönetim devreye girerek bu samimiyeti sağlamalıdır.

Teknik adam şehri ve taraftarı anlamıyor, aynı zamanda Türkçe bilmiyor, yol bilmiyor, ülkeyi tanımıyor. Taraftarların duygularını okuyamıyor. Yönetim yorgun. Borcun kaç Türk lirası veya Euro olduğunu bilmiyor. Bankalar Birliği aracılığıyla 9 yıllık yapılandırmanın hesabını yapamadığı için camianın geleceğini ipotek altına aldırtmıştır. Sayın Başkan Ahmet AĞAOĞLU, Sambacı Vitor HUGO’ya astronomik bir rakam tam 83 milyon TL ödeyerek savunmaya oyuncu alırsanız taraftarı şampiyonluk beklentisi içine sokarsınız. Başarı gelmezse taraftar bunalıma girer. O zaman sosyal medyadan hesap sormalar başlar. Halbuki mevcut kadroya nokta transferler yapıp, eldeki oyuncuları bu kadro ile birleştirip başarıyı aramak daha doğru olanıydı. Çok transfer yaparak sorunları çözemezsiniz.

Santraforsuz takım olmaz. İşte rakiplerimiz Beşiktaş’ın bu yıl ki durumu, Galatasaray’ın geçmiş yıllardaki hali buna en somut örneklerdir. Kulübün borcunu azaltmaya ve geleceğini korumaya girmek daha doğru bir oluşum içinde başarıyı yakalamaktan geçer. Zaten bu hakemler ve Türkiye Futbol Federasyonu ile şampiyon olmak artık imkansız. Hayal etmek bile zorlaştı.

2011 kupası çalındı, yeri belli değil. Peki ya geçen yılın şampiyonluğunun Trabzonspor’un elinden adeta alınıp Başakşehir’e verilmesine ne dersiniz? Geçen hafta Trabzonspor’un penaltısını vermeyen, akabinde aynı maçta rakip Gaziantep’e haksız penaltı çalan Fırat Aydınus’un başarısız bir yönetim göstermesi, Bordo Mavililerin puanlarının gasp edilmesine yol açmış ve bardağı taşıra son damla olmuştur.

Türkiye Futbol Federasyonu ve hakemlerine ilişkin protestolardan ilgili kişiler kaçarak değil gerçeklerle yüzleşerek karşılık verilmeliydi. Halbuki ortadan kaybolup cevap verilmemesi suçu kabul ettikleri anlamını taşımaktadır. Suçsuzsanız ortaya çıkıp gerekli cevabı vermelisiniz. Ortadan kaybolarak hiçbir işi çözmezsiniz. TFF Trabzonspor’a olan borcunu kaçarak değil, Trabzonspor’un hakkını koruyarak ödemelidir. Trabzonspor ayrıcalık değil, sadece hak ettiği adaletin sağlanmasını beklemektedir.

Bordo mavili takımdan ayrılan oyuncuların mevkileri transfer tescil dönemi kapanmasına rağmen doldurulamadı. Yönetim ve teknik heyet sakat oyuncuların arkasına sığınmamalıdır. Giden oyunculardan Novak, Sosa, Sörloth’un yeri hiçbir zaman doldurulamayacaktır. Trabzonspor takımı lige hazır değil, henüz oyuncular arasında uyum sağlanamadı. Eksiklerin tamamlanması çok zaman alacaktır.

Sörlot artık dünya yıldızı. Bu oyuncudan kazanılan paralar belki de tarihin sayfalarında yazılı kalacaktır. Trabzonspor bu oyuncuya şans verdi oynattı, parlayıp dünya futbol piyasasına sundu. Sörloth’tan kazanılanların boşa harcanmaması ve gelecekte yeni Sörlothlar yetiştirilmesi dileğiyle Trabzonspor’a başarılar.