Bir heyecandır yaşamak... Bazen düşler ülkesinde bulur
kendini insan, bazen hoyrat fırtınalarda hayat gailesine tutunmak için çırpınıp
durur. Yaklaşık iki yıldır global düzeyde bir salgının pençesinde insanoğlu. Ve
uçurumun eşiğindeki minicik bir umuda sarılmak için canhıraş bir kavga veriyor.
Dünya neidüğü belirsiz bir pandeminin istilası altında.
Truva atı gibi girdi hayatımıza COVİD-19. Gizli ve haince... Sevdiklerimizi,
hayallerimizi, umutlarımızı alıp götürdü maveraya. Boynumuzda giyotin ve
ayaklarımızda prangayla bıçaksırtı bir illete mahkum olmak ne hazin bir
duygu... Ama her şeye rağmen yaşamak, nefes almak, bu öyküyü değerli kılan.
Bugün 23 Nisan. Millet iradesine dayanan Meclis’in yedi
düvele karşı verdiği hayati bir sınava tabi tutulduğu gün. Başta Mustafa Kemal
Atatürk ve silah arkadaşları ile kanlarıyla tüm yurt sathına destan yazdıran
şehitlerimizin bu Meclis kürsüsünden ölüme meydan okudukları gün.
Atatürk'ün tüm dünya çocuklarına yadigarı bir bayramın
kutlandığı gün. “Ulusal egemenlik öyle bir ışıktır ki, onun karşısında zincirler
erir, taç ve tahtlar batar, yok olur” diyen Büyük Önder’in ifadesiyle, 23
Nisan, Türkiye milli tarihinin başlangıcı ve yeni bir dönüm noktasıdır.
Ve bizim için bugünün ayrı bir anlamı ve önemi daha var.
KARADENİZ gazetesinin “basın meslek ilkelerine söz verip” siz değerli
okurlarıyla 1979 yılında tanışıp yayın hayatına başladığı gün. Ne çok anı
biriktirmişiz belleklerimizde. Ne büyük başarılara imza atmışız bu tarihi
yolculukta. Haber dediniz; aktüel, objektif ve en yalın haliyle sunduk
sizlere... Spor, magazin, kültür dediniz; gözümüzü budaktan sakınmadan bıraktık
önünüze. Onursal Başkanımız Mehmet Ali Yılmaz öncülüğünde bayrağı devraldığımız
günden itibaren modernize edilmiş tesisiyle, matbaasıyla ve baskı kalitesiyle
bugünlere geldik. Bu bir hizmet yarışı dedik ve kamuoyunun bilgi edinmesi için
büyük efor sarf ettik, kesenin ağzını sonuna kadar açtık, hiçbir masraftan
kaçınmadık.
Ekonomik bunalım sarmalında olan Türkiye'de birçok
işletmenin, kartellerin, KOBİ'lerin, küçük esnafın salgına yenik düşüp kapılarına
kilit vurdukları son süreçte bile TEK-ART bünyesindeki hiçbir çalışanımızı
mağdur etmedik. Bilakis desteğimizi onlara hissettirdik, buna göre hamleler
yaptık. Yerel gazeteler bir yana ulusal gazetelerin dahi yasaklı günlerde
çıkmama kararı aldıkları dönemde KARADENİZ gazetesini okurlarına evlerinde
ulaştırdık. Promosyonlar da cabası… Bayilikler ve abonelik rakamları da dikkate
alındığında KARADENİZ, tiraj ve satış bazında yine zirvede yer alarak
rakiplerine adeta nal toplattı.
Biliyoruz ki KARADENİZ, yüklendiği tarihi sorumlulukla
hizmet yolculuğunu tüm badirelere rağmen sürdürüyor, sürdürecek. Karadeniz'den
güneş gibi parlayıp yurt genelinde aranan bir gazete haline gelen KARADENİZ siz
değerli okurları sayesinde var oldu. Teşekkürler Karadeniz, teşekkürler
Türkiye. İyi ki varsınız.