Tüm İslam Aleminin geçmiş Ramazan
Bayramını kutluyorum. Gelecek sezonların daha iyi olması ümidiyle. Geçmişten
günümüze kadar Trabzonspor’un hem sahada hem masada çok büyük haksızlıklara
uğradığına şahit olmuşuzdur. Olaylar karşısında her zaman Trabzonspor mağdur
edilmiştir. Bunun en büyük örneği de 2010-2011 sezonudur. Bu kadar haklı
davamızda Fenerbahçe’nin sudan sebeplerle gösterdiği haksız davası kadar tepki
gösterememiş ve ses getirememişizdir. Bu bizim camiamızın güçsüzlüğünden
kaynaklanmamış, bizzat yöneticilerin azizliğinden dolayı ortaya çıkmıştır.
Fenerbahçe yaygarası karşısında hem biz hem de İstanbul federasyonu maalesef
teslim olmuştur.
Maça gelince, seyirci motivasyonundan yoksun verilen uzun
aradan sonra Trabzonspor ilk yarı iyi futbol oynadı. Müsabakanın 34’üncü
dakikasına kadar kaleye gelemeyen hatta santraya kadar zor çıkan bir Sivasspor
vardı. Trabzonspor rakip alanda baskı koyarak Sivas’ın pas yapmasını, atak
geliştirmesini engelledi. Bunun karşılığında da ilk yarıda hem topa sahip
olmada hem pozisyon bulmada, şut girişimlerinde bütün istatistiklerde açık ara
önde olmuştur. Ancak sezon başından beri her daim gündeme getirdiğim merkez
savunma oyuncularının hem çok fazla değiştirilmesinde hem de temassız
oynanmasından dolayı bir istikrar yakalayamadık. Merkez savunma oyuncularının
en yetersiz forvetlere karşı bile üstünlük kuramadıkları acı bir gerçektir.
Sadece arkadan oyun başlatmakla, topu iyi kullanmakla, ara sıra da kaleciyle
pas yapmakla savunma oyuncusu olunmaz. Bu kadar yumuşak oynar isek her maçta
gol yeriz. Sivas’ın attığı golde girdiği bir iki pozisyonda savunmanın
görüntüsü ve müdahalesi, bizim gibi seyretmesi çok acıdır. Zira Trabzonspor bu
oyuncularla geleceği planlamaktadır. Kaybedilmiş bir sezondan sonra bu takımın
çok kaybedilmiş oyuncusu da ortaya çıkacak. Kaleye zorla gelen hatta gelmeye
niyeti olmayan Sivasspor’a pozisyon veriyorsak, gol yiyorsak ve gollere çanak
tutuyorsak gelecek sezon nereyi düzeltebileceğimizi bilemiyorum.
Kısacası merkez stoperler, merkez savunmacılar sezon başından beri bir istikrar yakalayamadılar. Bu onların da suçu değil. Abdullah Avcı’nın stoper takıntısıdır. Baniya’yı kendi istemesine rağmen daha sonra toplumun önüne atılması sonucu kaybedilmiştir. Orta sahadan savunmaya oyuncu çekince de diğer oyuncuların motivasyonu düşmüştür. Trabzonspor gelecek adına bütün kadroyu değiştiremeyeceğine göre bu savunma işini nasıl çözeceğini bende merak ediyorum. Bundan dolayı da sahipsiz seyircisiz savunmasız bir Trabzon ortaya çıkmıştır.