SON DAKİKA
SON DAKİKA


Hırsıza oy verilir mi?
19.03.2024

Hırsızlık; taşınır bir malın, belli kapalı yerlerde bulunması, özellikli fonksiyona sahip olması, özel beceriyle alınması, kamu malı olması, suçta teknolojinin kullanılması gibi nedenlerle oluşan daha ağır hukuki ihlaller sonucu meydana gelen bir suçtur.

Birine “hırsız” damgası vurmak çok ciddi bir suçlamadır. Özellikle Siyasetçilere ve kamu üst düzey yöneticilerine “hırsız” suçlaması çokça yapılır. Fakat bir kamu görevlisine veya bir kişiye “Hırsız” diyebilmek için, o suçtan dolayı yargılanması, mahkum olması ve mahkeme kararı gerekir! 

Ama; “Toplum Vicdanı” denen çok kıymetli bir değer vardır. (Toplumun; adalet, eşitlik, dürüstlük gibi değer yargılarını göz önünde bulundurarak hareket etmesi hali)

İşte bu toplum vicdanı çok hassas ve acımasızdır. Asla aldanmaz. Bazı ölçütleri vardır, onlara bakar ve kişinin hırsız olup olmadığına karar verir. Örnek verelim;

Kişi, tüm ömrü boyunca çeşitli siyasi partilerde yöneticilik ve yine çeşitli partilerden seçilerek belediye başkanlığı yapmıştır. En son, kamuoyunun baskısıyla verdiği “cilalanmış” mal varlığı listeleri açıklandı. İlk bakışta görülen şudur. “Çok laf yalansız, çok mal haramsız olmaz” atasözünü doğrulayacak kadar uzuuun bir liste! Malların çoğu anadan-babadan miras!

Aileyi çok yakından tanıyanlar özellikle babasının sıradan bir çiftçi olduğunu, hiçbir zaman böyle bir mal zincirine sahip olmadığını söylemekteler.

Veraset ilamları açıklandı mı? Hayır.

Varsa ödenmiş veraset vergisi makbuzları gösterildi mi? Hayır.

Banka hesapları ibraz edildi mi? Hayır.

Bu kadar büyük mal varlığı karşılığı yapılan ticaret için şimdiye kadar ne kadar vergi ödendi, bilen gören var mı? Hayır.

Bu belirsizlikler belgelerle giderilinceye ve gerçek ortaya çıkıncaya kadar o kişi “toplum vicdanı” tarafından mahkum edilir. Ve dürüst-namuslu-helal kazanca inanan kişiler buna OY VERMEZLER!

Yunus Emre bu konuda bakın ne diyor;

Emeksiz zengin olanın / Kitapsız bilgin olanın,

Sermayesi din olanın / Rehberi şeytan olmuştur…

Yunus Emre’nin asırlar öncesinden görüp, Türk milletini uyardığı tehlikeyi, bu bilgi çağında Türk milletinin bir kısmının hala görmemesi ve bunlara oy vermeye devam etmesi anlaşılır gibi değil. Aziz Türk milleti bu tehlikeyi artık görmeli ve bunlara asla oy vermemelidir.

Bu kadar açık yerel ve ulusal kanıt varlığına rağmen hala oy vermeye devam ederse ne olacağını Koca Yunus yine asırlar öncesinden söylemiş;

Korkan varsa konuşmaya / Anlam yükleyip susmaya,

Gerek kalmadı korkmaya / Çünkü korkulan olmuştur…

Yıllardır anlatmaktan dilimizde tüy bitti! Ne dersiniz artık anladık mı?

Sağlık ve başarı dileklerimle…

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap