Ne yalan söyleyeyim, Pazar günü yapılan Yerel Seçimler sonrası balkondaki Erdoğan’ı dinleyinceye kadar, kafam biraz karışıktı!

Nelson Mandela gibi Demokrasi ve Özgürlük savaşçısı haline gelmiş Erdoğan’a güvensem mi, güvenmesem mi bir türlü kesin kararımı verememiştim.

Ne zaman ki Erdoğan’a, önce Cübbeli Hoca, sonra da Türk Ordusunun yüz akı Hulusi Paşa desteklerini açıkladılar, aha şimdi bizi bütünleştirecek, dedim!

Bir de balkondan o muhteşem konuşmayı yapınca kendi kendime dedim ki; “Rifat , yeter artık yahu! Bir tek sen mi akıllısın yahu! Dünya dönüyor diye kimse dünyaya “Dönek” diyor mu? Sen de dön, gerçekleri gör ve sen de köşeyi dön yahu…”

Dinlemeyenler için Erdoğan’ın konuşmasından benim ona güvenmemi sağlayan bazı başlıkları sizinle paylaşmak isterim;

-Lâik Cumhuriyet, inanç ve ibadet özgürlüğümüzün teminatıdır.

-Cumhuriyetimizin ve Devletimizin kurucusu Atatürk’ün fikirlerine saygı duyuyorum. Kim ki kurucumuza “Ayyaş” veya “Kefere Kemal” der, Allah onları çarpsın, sonra bir daha çarpsın! (Televizyondan konuşmayı dinleyen Kılıçdaroğlu’nun alkışlamaktan elleri pespembe olmuş)

-Türk Milliyetçiliğini ayaklar altına almaya kalkanlar, Türk Milletinin düşmanı olan alçaklardır. -Kuvvetler Ayrılığı demokrasinin olmazsa olmazıdır. Buna “Ayak Bağı” diyenler ihanet içindedirler!

-Kadın-Erkek eşittir. Kadınlarımız, kızlarımız her dalda yer almalıdırlar. Kadın-Erkek eşitliği yaradılışa terstir” diyenler varsa iyi bilesiniz ki, bunlar zeka özürledirler.

-Siyaset yapıp zenginleşenler, mutlaka ve mutlaka hırsızdırlar! Hele hanlar-hamamlar-gökdelenler alanlar, kelimenin tam anlamıyla “Hırsızlar İmparatorudurlar.”

Konuşmasının bundan sonrasını not alamadım. Güvenebileceğim bir lider bulmanın sevinciyle, heeeyyyt diye bir nara atıp Harmandalı Zeybeği oynamaya başlamışım. Allahtan, çocuklar yarım saat sonra zorla oturtmuşlar da, sevindirik olup, dört kolluya binmekten kurtulmuşuz…

Tekrar ediyorum;

Cübbeli Hoca ile darbeye uğrayan eski Genelkurmay başkanı ona tapıyorsa, Meral Akşener tek evladının nikâh şahidi, Ablası Çiller ise “Yurtdışı yatırımlar danışmanlığını” yapıyorsa, Türkiye’nin tek özgür basın kuruluşu olan “Havuz Medyası” Ahmet Hakan ve Abdülkadir Mezarlıkağacı bile onun arkasında ise; ben de onun arkasındayım ve ona çok ama çok güveniyorum…

Sağlık ve başarı dileklerimle