Son günlerde konuşulan önemli konulardan birisi “Yerel
Yönetimler Reformu”. Yerel yönetimlerde reform gerekli mi? Neden bir reform
gereksinimi duyuldu? Ben de katılıyorum. Yerel yönetimlerde bir reforma
zorunluluk var. Çeşitli mevzuat yaklaşımları mutlaka uygulanacak. Ancak en
önemli reform, yöneticilerin belediyecilik teknik liyakati ve sosyal yönetme ve
iletişim becerisindeki yetenek düzeyine göre seçilmesi.
Mevcut yasalarda o kadar önemli yetkiler var ki isteyen
donanımlı belediye yönetimleri bu yetkilerden yararlanarak çok önemli
başarılar, gelir artırıcı uygulamalar üretebilir. Tablo bu anlamda çok büyük
oranda ana uygulamaları başaramayan yönetimlerle dolu. Türkiye’nin kalkınma
sorunlarını çözebilmesi, önce belediyelerin başarılı kurumlar olmasından
geçiyor. Bu da evrensel kabul görmüş uygulamaların icraatı ile mümkün
olmaktadır.
Bana göre yerel yönetimlerde yapılacak en önemli reform,
mevcut yapıda belediyelerin harcama yetkilerini çok ciddi düzenleyen,
harcamaları ve projeleri hayata geçirmede ben yaptım oldu mantığının önüne
geçerek öncelikleri öne çıkaran bir anlayışın oluşturulmasıdır. Esas olarak
belediyelerde ana yapılması gereken konular ve yapılamayan konular büyük oranda
bellidir. Bu uygulamaları önceleyen bir anlayışa yönelmek gerekmektedir. Bu
bakımdan, belediyeleri özellikle teknik bakımlardan denetleyen, yatırımlarına
yön veren uzman bir yapının oluşturulması önem kazanmıştır. Bu uzman yapı, mevcut
iletişim olanakları noktasında, sahayı çok etkin bir şekilde kontrol edebilir.
Sonuç olarak reformun en önemli yanı belediyeleri, tüm
Türkiye belediyelerini, on ayrı başlıkta özetlenebilecek ana uygulama
konularına yönlendirmek. Bunu yapacak bir iskelet yapıyı oluşturmak. Mevcut
şartlardaki belediyelerin yatırım yapma özgürlüklerinin fazla oluşu, yetersiz
liyakat ile birleştiğinde çok önemli hatalara ve maddi zararlara neden
olabiliyor. Türkiye’nin kalkınması karlılık esasına göre çalışan ve kendine yeten
kendini büyüten belediye uygulamalarıyla olacak. Evet, yerel yönetimlerde
reform gerekli.