Bir kutsi Hadis’te Yüce Allah şöyle buyurdu:
“Ademoğlunun bütün ameli kendisi içindir, yalnız oruç benim
içindir; onu ben mükafatlandırırım. Oruç bir kalkandır. Biriniz oruç tuttuğu
gün kötü söz söylemesin, bağırıp çağırmasın. Biri kendisine küfrederse; ben
oruçluyum, ben oruçluyum, desin. Muhammed’in nefsi kudretinde olan Allah’a
yemin olsun ki, oruçlunun ağzının kokusu Allah katında misk kokusundan daha
hoştur. Oruçlu için iki sevinç vardır: Orucunu açtığı zaman, orucunu açmasıyla
sevinir; Rabbine kavuştuğu zaman da oruçluysa sevinir…”
“Ramazan girdiği zaman gök kapıları açılır, cehennem
kapıları kapatılır, şeytan zincire vurulur…”
“Cennette reyyan
adında bir kapı vardır. Bu kapıdan yalnız oruç tutanlar girer, başkaları
giremez. Oruç tutanlar nerede diye çağrılır. Oruçlular kalkar, içeri girerler.
Onlar girince kapı kapanır, bu kapıdan onlardan başkası giremez…”
“Kim inanarak ve Hakk
rızası için kalkıp Kadir Gecesi namaz kılarsa geçmiş günahları affedilir ve kim
inanarak Allah rızası için ramazanda oruç tutarsa geçmiş günahları affedilir…”
Bizler biliyor ve inanıyoruz ki; her Müslüman ramazan ayına
erişince oruç tutmaktadır. Ancak Yüce Allah; hasta olan veya yolculukta bulunan
kimseler, tutmadığı gün sayısı kadar diğer günlerde bu görevlerini yerine
getirebileceklerini, oruç tutamayacak kadar hasta ve güçsüz olanların fidye
vererek bu mükellefiyetten kurtulabileceklerini bildirmiştir.