Bugün üzerinde yaşadığımız şu dünyada (gezegende), gerçekten de hafızalara sığmayacak çok önemli değişimler ve gelişmeler olmuş ve de olmaya da devam etmektedir. Bu değişimler,bu gelişme ve ilerlemelere ayak uyduramayan toplumlar ezilmeye,dağılmaya,yok olmaya mahkümdur.

İslamın son din olarak kabul edilmesinin en önemli,en gerçekçi,en tutarlı gerçeklerinden birisi; Peygamberimizin, “Zaman sana uymaz,sen zamana uy!” sözünün esası,bilim ve tekniğin getirdiği yeni gelişmelere,yeni yaşam koşullarına uymak gerektiğinin insanlığa iletilmesi anlamındadır.

Zamana uymanın çok önemli olduğunu anlatmaya gerek var mıdır? Yeniliklerin getirdiği yaşam koşullarından yararlanmakla insan ne dinden çıkar ne de insanlıktan. Geçerliliğini yitirmiş düşüncelere, geçerliliğini yitirmiş yol ve yöntemlere bağlı kalmanın,bunda direnmenin hiçbir yararı yoktur. Kara lamba yakıldığı zaman,şu elektrik-elektronik çağını devam ettirebilir miyiz?

Onun içindir ki, her konuda  teknolojinin getirdiği tüm yenilikleri takip edip hayata geçireceğiz, kimseye avuç açmak durumunda olmayacağız. Çağdaş bir insan olarak  hem teknolojinin tüm nimetlerinden  yararlanacağız, bunu yaparken aynı zamanda dinimiz islamın tüm vecibelerini de yerine getireceğiz.

Bu konu üzerindeki sohbette bir vatandaşımız bu konuda şöyle söylemişti: “Efendim, ben Müslüman bir insanım islami bir kişiliğim,dünyaya o gözle baktığım islami bir kültürüm var. Fakat aynı zamanda da çok modern; teknolojiyi, değişim ve ilerlemeyi,özgürlük ve demokrasiyi sonuna kadar savunan bir insanım, ikisinden de vazgeçemem. Müslümanlığı çok iyi bilen ve yaşayan insan için eşitlik ve dürüstlük çok önemlidir. İbadetlerine çok dikkat eden,namazını hiç kaçırmayan, orucunu hiç aksatmayan  eğer dürüst değilse, gerçekten  yeterli ve makbul bir insan değildir. Öte yandan namazını arasıra kılan yahut hiç kılmayan, orucunu ara sıra tutan yahut hiç tutmayan ama dürüst olan insan da  aynı şekilde yeterli ve makbul bir insan değildir.”

Bu noktada şunu da göz ardı etmeyeceğiz: Bizi birbirimize düşürecek,genel ahlakımızı rencide edecek, insanlığın ayıp saydığı bazı çirkin davranışların da sakıncalarını unutmayacağız.