Otuz ikinci Osmanlı Pdişahı Sultan Abdulaziz 8 şubat 1830 da,Sultan
iikinci Mahmut ve Pertevniyal Sultan’ın oğlu olarak İstanbul’da doğdu. 25
Haziran 1861 de otuz bir yaşında tahta çıktı. 30 Mayıs 1876 da tahttan
indirildi. 5 gün sonra da 4 Haziran 1876 da esrarlı bir şekilde intihar etti
veya öldürüldü.Tarihimiz,bu ölüm için kesin hükmünü henüz vermiş değil…
Sultan Abdulaziz ülke dışına çıkıp Avrupa başkentlerini ziyaret eden ilk
padişahtır.Sultan Abdulaziz’in Fransa,İngiltere ve Avusturya ağırlıklı Avrupa
seyahati ilk ve tek örnektir.Avrupa seyahatine çıkışı 21Haziran 1867, dönüşü 7
Ağustos 1867,tam 47 gün sürmüş bu seyahat…
Sultaniye
vapuru ile yapılan bu yolculuk,Malta-Napoli yolu ile dokuzuncu günü Fransa’nın
Tulon limanına vardı.Fransız donanması büyük bir askeri törenle padişahı
selamladı.İngiltere dahil diğer ülkelerde de en üst düzeyde karşılandı Sultan
Abdulaziz…
Büyük yankı uyandıran bu seyahatin sonunda İstanbul’a dönüldüğünde,tüm Osmanlı Topraklarında üç gün üç gece şenlikler ve kutlamalar yapıldı….Sultan Abdulaziz’in Avrupa seyahatine katılan İstanbul Şehremini(İstanbul belediye başkanı) Ömer Faiz Efendi,47 günlük seyahatle ilgili bir günname(Ruzname) tutmuş.Gerçekten de insanı zaman tüneline götüreen bu Ruzname pek çok gerçeği ortaya koyuyor.Bu bakımdan insanı büyülüyor ve gerçekçi bir şekilde de düşündürüyor…
Okuyucularımıza bu Ruznameden kısa bir bölüm sunalım: Bu seyahatte Osmanlı heyetinin en çok ilgisini çeken Avrupa sanayiinin gelişmesi oldu. “ Diyar-ı küfür”olarak tanımlanan şu gavur memleketi nasıl da kalkınmıştı.Londra’daki merasim için dört günde inşa edilen salonuı gören Padişah dayanamadı,patladı. “İstanbul’da sık sık yangın olur,yüzlerce ev yanar,yerlerine yenilerinin yapılması için seneler geçer.Herifler,elli evlik yere dört günde inşaat yapmışlar,bunun sebep ve hikmeti nedir,tahkik ediniz de istifade edelim…”Aslında işin hikmeti belliydi.Osmanlı kendi debdebesi içinde yaşarken Avrupa el aletleri devrini kapatmış,sanayi devrimini başlatmıştı.Ömer Faiz Efendi bu sırrı padişaha şöyle fısıldadı: “Şevketmeap!...Bu memleketlerde sadece insanlar ana karnın da yetiştiriliyor,geri kalan her şey fabrikalarda imal ediliyor.Ana karnından çıkanlara da onları icab eden yerlere koymak düşüyor.İnşaallah bu fabrikalar zaman-ı saltanatlarında tesis edilir de Ömer Faiz kulun İstanbul’u baştan aşağı yıkar, o harap evler yerine huzur mamurelerinin mimarlığını bizzat ifa eder…