Ünlü filozof SOKRATES; “Ben, bilmediğimi bildiğim için
diğer insanlardan akıllıyım…”Diyor ve bu sözüyle de insanların zayıf yönlerine
ustaca dokunuyor… Hep tanık olmuşuzdur; çoğumuz herhangi bir konuda bir şeyler
biliyorsak kendimizi bilgin ya da çokbilmişlik havasına sokarız, ”ben bilirim” havası
pompalarız. Halbuki bilgi dalları sonsuzluğa yükselen bir ağaca benzer. İnsan, dünyaya
gelişinden itibaren çalışır, caba sarf ederek bu ağaca çıkmaya çalışır. Ağacın
her dalına çıktıkça, ağaç bir kat daha büyür. Güç ve kuvveti sınırlı olan insan
için bu sınırsız yüksekliğe ulaşmanın sonu yoktur… Bundan ne anlamalıyız
derseniz; insan her şeyi bildiğini sanmamalı, daima öğrenmeye ihtiyacı olduğunu
bilmeli. Eğitimin gücü ve önemi işte bu noktada başlıyor. Bu bağlamda
kesinlikle bilmeliyiz ki; Dünya büyük bir okuldur, orada herkes, hayatı boyunca
öğrencilikten kurtulamaz…
MİLLİ BAYRAMLAR
Milli bayramlar genelde hak, adalet ve özellikle hürriyet, istiklal uğruna canlar ve kanlar pahasına verilen ölümcül mücadeleler sonunda elde edilen zaferlerin belgesi ve onurudurlar. Vatan, millet, bayrak, devlet, din-iman ve ezanların toplum üzerinde vatan sathında dalgalandığı, yankılandığı müddetçe kutlanan ve yüreklerin toplu attığı coşku günleridir…
DİNİ BAYRAMLAR
Dinimiz İslam’da; biri Şevval’de başlayan Ramazan bayramı, diğeri de, on Zilhiççe’de başlayan Kurban bayramıdır. Ramazan bayramına küçük bayram, Kurban bayramına da büyük bayram deniliyor.
Efendim bayramlar; toplum olarak birlik ve beraberliğin, dostluk
ve kardeşliğin, kaynaşmanın, hak ve adaletin, bölüşmenin ve paylaşmanın
gönüllere kazındığı kutlu günlerdir… Dargınların barışması, insanların
birbirleriyle kucaklaşması, kalplerdeki kin ve nefret duygularının sökülüp
atılması toplumsal barışa ve huzura katkı sağlayacaktır… Bu duygularla, idrak
etmekte olduğumuz Kurban bayramının barış ve huzur getirmesi dileğiyle hayırlı
bayramlarınız olsun…