Tren yolunu “Tİ”ye alıyorum diye kimse sakın alınmasın!
Hatta tren yoluyla değil de kendileriyle dalga geçtiğimi
bile zannetmesinler!
Çünkü ben bu gaydeleri 50 yıldır dinliyorum.
Onun için de birileri söz konusu tren olduğunda Orhan
Hakalmaz’dan dinlenmesini önerdiğim; “Kara tren gecikir belki hiç gelmez” diye
başlayan türkünün TRT’nin repertauarından çıkarılmasını talep edeceklermiş!
Yapabilirler mi?
Valla, tren yolunu Doğu Karadeniz’e getirmek için 50 senedir
yapamadıklarını, türkünün repertuardan çıkarılmasıyla becerebilirler ise bana
göre büyük bir başarmış olurlar!
Hoş becerseler de trenli başka türkü mü yok sanki!
Diyelim ki, Trabzon’a ya da Rize’ye rayları döşediler,
tenleri deniz kenarına indirdiler.
Peki; Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da çok mu üretim var da,
bunları TIR’lar yetmediği için vagonlarla Rize’de lojistik merkezine ya da
Trabzon’da limana taşıyıp, ihraç ederek ülkeye 400-500 milyar dolar döviz
kazandıracaklar?
Yok, yok yok!
Bu kafayla, yani üretimi bir kenara koymuş sistemle bunun
asla olmayacağı da ortada!
Görünen köy kılavuz istemez!
Hadi diyelim mal olmasa da tren geldi, getirdiler.
Gelse bile, o zaman da benim türküm hazır:
Tren gelir hoş (boş) gelir,
Ley ley limi limi ley!
Odaları (vagonları) boş gelir.
Limi limi güzel (tren) gel bize.
TÜRKİYE’DE 15 AYDIR ZAM YOK!
Yani enflasyon sıfır!
Delil mi istiyorsunuz?
Kuruçay fiyatları ortada.
En büyük üreten olan Çaykur, Haziran 2019’dan beri, yani 15
ay öncesinden bu yana tek kuruş zam yapmadı.
Hatta, kuruçay elde etmek için üreticiden aldığı yaş yaprağı
yüzde 23 zamlı almasına rağmen!
Hem de, Varlık Fonu’na devredilen Çaykur, sattığı çaydan
bile zarar üstüne zarar eylemesine rağmen!
Diyeceksiniz ki, “Halk zaten ekonomik sıkıntı içinde. Sen de
çıkmış, bu ülkede sudan sonra en çok tüketilen içecek olan çaya zam yapılması
için kışkırtıcılık yapıyorsun!”
İşte; “kazın ayağı” hiç de öyle değil!
Bu işin içinde öylesine oyunlar var ki...
Neler mi?
15 ay sabrettiniz, az daha sabredin!
Atalarımız boşuna; “Karaman’ın koyunu sonra çıkar oyunu” dememişler ya!
9 EYLÜL’Ü HATIRLATMA ZAMANIDIR!
Bugün 9 Eylül 1922’de, Başkomutan Mustafa Kemal’in,
“Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri!” komutu ile şaha kalkan Türk
milletinin, o günün Haçlılarının desteğini alan Yunanistan’ın askerlerini
İzmir’den denize döktüğü günün yıldönümüdür.
Öyle ise ne duruyoruz?
Bugün; Avrupa Birliği’nin desteğini yine arkasına alarak
Akdeniz’i işgal etmek isteyen Yunanistan’a, gerekirse döküldüğü denizden de
ötesine sürülebileceğini hatırlatmamız için bir fırsat değil mi?
Öyleyse devlet eliyle başta Yunanlılar ve kıçlarındaki
AB’liler olmak üzere tüm dünyaya o muhteşem zaferi kutlama törenleri ile de
olsa Türk’ün gücünü yeniden hatırlatmayı neden yapmıyoruz?