SON DAKİKA
SON DAKİKA


Hilmi Güler de olmasa!
7.10.2020

 
Hiç uzatmaya, evelemeye gevelemeye gerek yok!
Geçmişin milletvekili ve bakanı, bugünün Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler olmasa idi, bizim Osman Çakmak’ın ifadesi ile Ordu, “Fındığın Payitahtı”, yani en çok üretildiği yer olma üstünlüğünü kısa zamanda kaybedecek idi.
Çünkü, yaklaşık 250 bin hektarda yapılan üretim ile, “Türkiye’nin değil, dünyanın en çok fındık üreten ili” olan Ordu’da birim alandan elde edilen fındık miktarı dekarda 100 kilogramın çok ama çok altına düşmüştü. Samsun ve Sakarya hızla artar iken, Ordu düşmeye de devam ediyordu.
Ne zaman ki Sayın Güler, belediye başkanı oldu, “Çok toprak bizde ise, verim ve kaliteyi de artırmamız lazım” diyerek kolları sıvadı. Geçmişten kalanlarla övünmeyi bir kenara koyarak, Ordu’da 250 bin hektarlık alanda, son yılların ortalaması ile 200 bin ton bile olmayan üretimi, asgari 500 bin tona kaliteli bir şekilde çıkarmak için gereken tüm adımları attı, atıyor.
Anlayacağınız, kendini ziraatçı sayan bazıları gibi lâf değil, iş üretiyor!
Sanırım Sayın Başkan, Ziya Paşa’yı da iyi biliyor:
“Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz.
Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde!”

İNSAN BİLE DEĞİLDİR…

Adı da batsın, sanı da!
Asım Kemal’in dünkü yazısına; “Sen nasıl Müslümansın?” diye sorarak konu eylediği ben diyeyim “meczup”, siz söyleyin “İblis”in, bırakın Müslüman olup olmamasını, “insan bile değil!”
Bu gibilerin söylemleri ve eylemlerinin merkezinde de, ne ilginçtir ki genellikle kadın ve para önceliklidir.
Yeri gelmişken, geride bıraktığımız Hayvanları Koruma Günü’nde (4 Ekim), yayınlanan bir filmdeki; “Ne kadar çok insan tanırsan, o kadar çok hayvan seversin”şeklindeki sözler, eminim ki, bu gibi Allah’ın (cc) tarikinden uzaklaşıp, kendi yarattıkları tarikatlarda günah çukurunda düşenler kast etmiştir.
Merhum Ozan Arif’in şiirindeki beyitte dediği gibidir bunlar:
“Eğer yoksa PKK'ya (meczuplara) karşı içinde kin,
Bırak Türküm demeyi, insan bile değilsin!”

10’DA 9’U SURİYELİ…

Geçen hafta Trabzonspor’un maçı için Gaziantep’te idik.
Bu vesileyle tabelasında 1 milyon 750 bin kent nüfusu yazan Gaziantep’in gerçek rakamını öğrenmek için caddeleri, sokakları, çarşıları arşınladık.
Bu rakama artı 1 milyon Suriyeli daha eklenmesi gerektiğini anladık.
“Bu iş nereye varır?” diye sorduğumuzda taksi şoförünün verdiği örnekle donup kaldık:
 “Hastanede doğum yapan her 10 çocuktan 9’u Suriyelilere ait. Akıbeti varın siz hesap eyleyin!”

FİZİKİ ŞARTLAR MI? YOKSA İLİM Mİ?

Başlığa bakıp; “Murat Taşkın, Fizik’in de bir ilim dalı olduğunu bilmiyor” diye düşünebilirsiniz!
Öyle değil!
Bu fizik başka fizik! Yeri, yurdu kast eyleyen fiziki yerleşme!
Aslında, “Fizik mi? İlim mi?” başlığı ile “kıssadan hisse” şekliyle bir ay önce üç beş satır eylemiştim!
Eğitimde, önceliğin fiziki mekanlardan ziyade, ilmi bilgilerin olduğundan dem vurmuştum.
Eğitim ve öğretimde başarı derecesi ile sıralamanın fiziki mekanlar üzerinden değil de, ilmi esaslar baz alınarak yapıldığı da zaten biliniyor.
O takdirde, bu kadar feryat niye?


 

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap