SON DAKİKA
SON DAKİKA


Hâlâ Dost Biliyor İsen
7.05.2021

Kuzey Irak’ta sürdürülen operasyonlarda Mehmetçiklerimiz bombalar, roketatarlar, hatta füzelerle şehit ediliyorlar. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da tepkisini; “Dost bildiğimiz ülkeler PKK’ya füzeler verdi” diyerek ortaya koyuyor, ya da koyabiliyor!

Yok, Sayın Akar yok!

40 yıldır olup bitenden, sağırın duyduğu, körün gördüğü, dolayısıyla aklı evvellerin bile anladığı gerçeklerden sonra şöyle demenizi beklerdik: “Dost (olmadığını) bildiğimiz ülkeler, PKK’ya füzeler verdi.” Şayet hâlâ o ülkeleri dost sanıyor, dahası dost olup olmadıklarını bilmiyorsanız, öğrenememiş iseniz bunların kim olduklarını ben hatırlatayım:

“Amerika, İsrail, Rusya, İngiltere, AB üyesi ülkeler, Çin. Hatta İran, Suudi Arabistan.”

214 MİLYAR LİRALIK İSRAF…

“Yılda 214 milyar liralık israf” denildi ise bunun sadece başta ekmek olmak üzere gıda maddelerini içerdiğini aklınızdan eksik etmeyin. Öyle, betonlarla inşa edilip, bezendirilen yapılar, hanlar, hamamlar, saraylar, statlar, tüneller hariç! Onları da koyarsak, “Türkiye’nin tüm GSMH’sı israfa gidiyor” dense yeridir.

Dikkat çekmek istediğimiz odur ki, Türkiye baştan sona, köyden kente, gıdadan kıyafete, kamuda kullanılan son model otolardan gökte uçurtulan uçaklara, cemaatsiz 4 minareli camilerden, öğrencisiz 10 sınıflı okullara, günde 5-10 aracın ancak geçtiği 5-10 km’lik tünellere kadar, yani tepeden tırnağa kadar bir israfın içinde yüzüyor! Hem de, “İsraf haramdır” buyuran bir dine mensup iken! Ama anlaşılan o ki, ortada şuursuz, bilgisiz ve bilinçsiz bir mensubiyet söz konusu.

MISIR TARLASINA DÖNÜLDÜ!

Önceki gün toprak-tarım işleri ile haşır neşir olmayı seven dostumla yolda karşılaşınca, “Mısır’da neler oluyor?” diye sordu. Ben de acele ile “Hâlâ mısır eken kaldı mı?” sorunca, “Tarlayı değil, önce elçimizi çekip, şimdi de yeniden gönderme kararı aldığımız, dahası ilişki ve irtibat kurmak için atmadığımız takla bırakmadığımız Mısır devletini soruyorum” demez mi?

Tepem atmadı dersem yalan olur!

“Sen git onu Mursi-Sisi tercihinde bulunanlara, başparmakları kıvırarak İhvan işareti çakanlara, gerçekte İngilizler tarafından kurulan Müslüman Kardeşler’den yana tavır alanlara, bir de Arap Baharı’ndan dem vuranlara sor” diyerek karşı sual eyleyip, “Hadi bana eyvallah” diyerek tekrar yola revan oldum! Arkamdan, “Bir mısır tarlasına bile yüzlerine gözlerine bulaştırdılar desene” diye seslendi ama geri dönüp cevap bile vermedim!

MUSALLA TAŞINDA BİLE TORPİL!

Ne günlere kaldık Yarabbi? Musalla taşında bile ikilik oluştu! Bir imtiyazlılar var, bir de imtiyazlı olmayanlar! Öyle ki, insanoğlunun “imtiyazlı” damgasını vurduklarından biri koronadan dahi ölse cenazesi lebalep kılınan namaz ile kaldırılıyor. Ama imtiyazsız olanlar ise (!), bırakın koronayı, kanserden ölseler bile “cemaat kotası”na takılıyorlar!

Hem de, Orhan Gencebay’ın;  “Musallada namazımı kılacak kul bırakmadın” şarkısını söyleyecek derece… Demek istediğim odur ki, ruhtan arınıp, cesede dönüşüp, aynı kefene sarılanları bile son yolculuğunda torpilsiz uğurlayamıyoruz!

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap