Samsun’da
Müftülük tarafından başlatılan proje kapsamında, avlusu uygun olan 2 bin camiye
sokak hayvanları için “mama” ve “su” kabı yerleştirildiği ile ilgili
haberi okuyunca, “Darısı Trabzon’daki
camilere” diye içimden demedim değil!
Hem
de başta Trabzon Büyükşehir ve Ortahisar olmak üzere sokak hayvanlarına azami
düzeyde özen gösterip, yardımcı olan belediyelerle işbirliği yapıp, örnek
alarak.
Yeri
gelmişken mama için gereken paraları da her zaman yaptıkları gibi cami
cemaatinden de toplayabilirler. Ama parayı hutbeden istememek kaydı ile!
O
ki cumadan söz eyledik. Hâlâ “tarik”e
“at” gözlüğü ekleyerek, tarikatlarda
dini yaşamayı tercih edenlere En’am suresi 135’inci ayeti bir kere daha
hatırlatalım:
“İşte
bu, benim dosdoğru yolum. Artık ona uyun. Başka yollara uymayın. Yoksa o yollar
sizi parça parça edip, O’nun yolundan ayırır. İşte size bunları Allah,
sakınasınız diye emretti.”
Hastane-hapishane…
Aldığımız
iletilerden biri:
“Bıraksınlar şu
betonlarla haşır neşir olup, hastane, hapishane yapma işini!
İnsanlara iş aş
vererek, geçinmelerini sağlayıp hastaneye; suç işlememelerini de temin ederek hapishaneye
ihtiyaç duymayacak sistemleri ve yönetimi uygulasınlar.”
Eee
biz de Trabzon için boşuna; “Öncelik
şehir hastanesi değil, yatırım adasıdır” demiyoruz!
Üniversiteye ilimden bakarım!
Söz
konusu Yomra Belediyesi ile Avrasya Üniversitesi’nin bana göre “anlamsız” denilebilecek çekişmesi
olduğu için daha evvel de ifade ettim.
Konuya
ve soruna, söz konusu alanın kamu denilen ahalinin tümü tarafından kullanılıp kullanılmadığından
bakarım.
Zaten
oradan bakmıştık!
Baktığımız
zaman söz konusu edilen 48 dönümlük alanda, herkes gibi kamuyu pek
göremediğimiz gerçeğini de söz konusu eylemiştik.
Burası
ile ilgili her iki kuruluştan önümüze konan kararlar ve kanunlara bakarak
değerlendirme yapmamız bekleniyor ise, kimse kusura bakmasın!
Biz
buranın Türkiye olduğunu ve de kanun denilen nizamnamenin de ne kadar adaletli
uygulanıp uygulanmadığını yaşayarak öğrenmiş olanlardan, bilenlerdeniz!
Güncel
örnek mi istiyorsunuz?
İşte
size milletvekili Enis Berberoğlu ile ilgili, ondan daha üstü bulunmayan ve
153’üncü maddesi de; “Kararları
kesindir” ibaresi ile başlayan Türkiye Cumhuriyeti Anayasası…
“Kararları Resmî
Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare
makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar” denilerek noktanın
konduğu ana yasa hesabına, Anayasa Mahkemesi’nin verdiği, ama “ben bunu
uygulamam” da diyebilecek yargı organının bulunduğu Türkiye…
Dönelim
konumuza.
Artık
söz konusu “yükseköğretim” olunca da, Avrasya Üniversitesi’ne bağ
bahçeden, görkemli binalardan yani fiziki mekânlardan değil de, bilimsel
araştırmalardan ve öğrencilerin edindiği ilimlerdeki başarılarından bakmak
istediğimizi de belirtmeden geçemeyeceğim.
Bu
da demektir ki, “Güneyden Trabzon’a mı
gelsin? Yoksa Rize’ye mi insin?” kavgasına çekilip, “Samsun’dan başlatılıp Ordu, Giresun, Trabzon, Hopa limanları üzerinden
Batum’a, oradan da Orta Asya’ya bağlansın” doğrusu kenara itilerek 3-5 gün
gündemi “çuf çuf” misali sözlerle
meşgul eden tren yolu masalı bir kere daha kitaplıktaki tozlu raflara
kaldırılmıştır!
Ta
ki kandırmacanın yeniden gündem olması gerekeceği zamana kadar!