Merhabalar. Şöyle bir olup bitene baktım, bir iki kelam etmek istedim. Hemen hemen herkesin çok yakından tanıdığı ‘her şeyi çok bilen ordinaryüs profesörlerimiz’ vardır. Bunlar yeri gelir toplum bilimci, yeri gelir ahlak bekçisi, yeri gelir alanında uzman bilirkişiler olurlar. Onlar konuşur, fikir beyan ederse meşru, başkası konuşur, fikir beyan ederse gayri meşru olur. İnsanlara yersiz ve hadsiz egoları ile üstten üstten bakarlar.

Ne zaman, nasıl, ne şekilde otorite olundukları bilinmez ama yetkin ve etkin olduklarına inançları tamdır bu kişilerin. Aklım yettiğince, kalbim inandığınca, dilim döndüğünce ifade etmek isterim ki birçoğu kendi kanatları ile bir yerlere gelmiş değildir. Şişirme özgeçmişlerine borçlu oldukları makamlarını, sade ve sadece kaos yaratarak devam ettirmek isterler. Hz. Ömer’in güzel bir sözü var: ‘Kişiliğini makamından alanlar, makamdan sonra kişiliksiz kalırlar.’ Geçmişimiz bu sözle özdeşlemiş nice örneklerle dolu. Usta sanatçı Ferhan Şensoy, katıldığı bir televizyon programında şöyle bir ifade kullanmıştı:

‘Yüksek tevazu egodan ileri gelir.’ Bakıyorum da gerçekten öyle o tevazu dolu davranışların altından buram buram ego kokuları geliyor. Tevazu fragman, esas film ego, tabi alt metini okuyabiliyorsanız. İşte böylesine sormak istiyorum: Kanatlar senin mi modifiye mi?

Bir başka açıdan daha ele almak istediğim bu kişilerin şöyle de bir özellikleri vardır. Kendilerinin göründüklerinden daha derin olduğunu inandırmak isterler. ‘Bakın ben bu kadarını söylüyorum ama daha fazlasını biliyorum fakat daha fazlası size aşar’ gibi gibi söylemler ağızlarına yuva yapmıştır. Bağdaştırmak istediğim nokta şu: Ahmet Tahir Can’ın ‘Derin Devlerin Rengi Yeşil’ adlı kitabında MİT Kontrterör Dairesi eski Başkanı Mehmet Eymür’ün bir ifadesine yer verilmişti. O ifade şuydu: ‘En iyi istihbarat suça iştirak etmekle olur.’

Madem bu kadar derinsiniz, madem çok şey biliyorsunuz acaba suça ne kadar iştirak ettiniz? Son söz efsane Reggae sanatçısı Bob Marley’den gelsin: ‘Sen kim oluyorsun da benim yaşadığım hayatı yargılıyorsun? Ben mükemmel değilim ve olmak zorunda da değilim. Parmağın ile beni işaret etmeden önce ellerinin temiz olduğundan emin ol.’

Sağlıcakla kalın.