İlk
11 haftanın Trabzonspor açısından özet cümlesi, ‘Daha iyisini yapabilirdi’
olarak düşünüyorum. Sezonu 15’den fazla transferle açan bordo mavililer,
transferler, beklentileri karşılayamadı. Ağaoğlu yönetimi, Yusuf Yazıcı
modeliyle, ‘yetiştirip satalım, kulübün mali durumunu az da olsa kurtaralım’
mantığıyla genç oyunculara yöneldi. Bu yanlış bir düşünce değil ancak
Trabzonspor gibi bir kulüp her zaman yarışın içinde olmalı. Bunun içinde
gençlerin yanına, takımı taşıyacak, yetenekli tecrübelilere de ihtiyaç var. Obi
Mikel bu anlayışla transfer edildi ancak henüz verim alınamadı. Sturridge ha
keza, çok kariyerli ve deneyimli bir forvet ve kanat forvet olarak düşünüldü.
Mikel en başta çok bocalasa da haftalar geçtikçe kendini bulmaya başladı.
İngiliz Sturridge oynadığı maçlarda klas biri olduğunu gösterdi. Ancak şu var;
takıma oynamak lazım.
Eski
takım
Trabzonspor
gençlere yatırım yaptığı zaman hepimiz alkışladık, destek verdik. Geldiğimiz
noktada gördük ki, takımı taşıyan yine geçmiş sezon oyuncuları. Nwakame, geçen
yılki performansı olmasa da yine ana taşıyıcı güç. Sosa, sakat sakat oyunasa
da, herşeyiyle sahada. Novak, Uğurcan, Abdülkadir Parmak, Hüseyin Türkmen,
Hosseini ve Sörloth. Bana kızabilirler ama Trabzonspor sahada karakter
ortaya koyabiliyorsa bunlar sayesinde. Yeni transferlerin takımı katkısı
Sörloth dışında az veya hiç yok. O halde net bir transfer başarısından söz
edemeyiz. Buna rağmen, Trabzonspor ligin zirvesindeyse, Ünal Karaman’ın
direnen, yenilgiyi kabul etmeyen takımının eseridir diyebiliriz.
Sakatlıklar ve doktorlar
Biliyorsunuz,
Abdülkadir Ömür dahil, Ekuban, Onazzi gibi 3 temel oyuncusundan mahrumlar. Bir
ara doktor değişimine de gittiler. Şimdi de Sosa sakatlandı. Bu handikapları da
görmek lazım. Trabzonspor’un rakiplerinde böyle durumlar yok. Hepsi tam kadro
sahada. Ünal hoca bazen, U-21 takımından oyunculara çağırmak zorunda kalıyor.
Bazı maçlarda, yedekler dahil, kadroyu tamamlayamıyor.Trabzonspor sezonu
planlarken, transferde bazı şeyleri unuttu. Bunların başında, iyi bir ön libero
tercihidir. İkincisi, sol kanatta Novak’ın, sağ kanatta Pareirra’nın
alternatiflerinin olmamasıdır. Bir de aldığı stoperlerin hiçbiri elindekilerden
iyi değildir. İlk 11 hafta bize bunları göstermiştir.
Cemil Usta sezonu
Dozer
Cemil lakabıyla meşhur Trabzonspor’un efsane kaptanı Cemil Usta sezonu adına
yakışır şekilde devam ediyor. Herkesin aksine, puan durumunundan anlaşılacağı
üzere, çekişmeli, herkesin herkesi yenebileceği bir lig mücadelesi izliyoruz.
Bugün Alanya, Malatya ve Sivas yarışabiliyorsa bu ligimizin kalitesinin
arttığını gösterir. Büyük kulüpler onca yatırıma rağmen, Anadolu kulüplerinin
gerisindeyse, aynaya bakıp, ‘Biz bu paraları boşa mı harcıyoruz’ diye
sormalılar? Bu arada Karadeniz Gazetesi ailesindeyim artık ve yazılarımı, Trabzon
basın tarihinin en eski ve güçlü gazetesi için kaleme alacağım. Okurlarıma,
potansiyel okurlarıma, gazete emekçisi dostlarıma ve kurum yöneticilerine
teşekkür ediyorum ve ‘HOŞBULDUK’ diyorum