Rize’de ve bölge illerindeki Çay
İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün (ÇAYKUR) çay fabrikalarına alınacak 300 beden
işçisi için kura çekimi geçen hafta noter huzurunda gerçekleştirildi.
Kura çekimi esnasında 2 taşın
birbirine yapışık olması ve numaraların okunamadığı gerekçesi ile taşlar kutuya
atılmış ve yeniden kura çekimi yapılmıştı.
Bu olayın ardından sosyal medyada
büyük tartışmalar yaşandı. Kuraya hile karıştırıldığı söylemleri ayyuka çıktı.
Her zaman olduğu gibi ÇAYKUR hedef tahtası haline geldi.
Ardından Türkiye Noterler Birliği
açıklama yaparak konunun takipçisi olduğunu aktardı.
Evet, yetkililer konunun takipçisi.
Eğer kura çekiminde varsa bir sıkıntı bu ortaya çıkacaktır.
Adalet yerini bulacaktır. Bizim
dikkatimizi çeken konu ise bambaşka!
O da şu: Rize’de 210 beden işçisi
için 22 bin 956 kişi başvuru yaptı.
Trabzon, Artvin ve Giresun’daki çay
fabrikalarındaki toplamda 90 kişilik beden işçiliği kontenjanına ise yaklaşık
10 bin kişi başvuru yapmış.
Yani 300 kişilik beden işçiliği için
toplamdan 30 bine aşkın işsizimiz başvuruda bulunmuş.
İşte size acı tablo. Bilmem kimse
bu korkunç manzaranın farkında mı?
Bence asıl tartışılması, kafa
yorulması gereken budur.
Pandemiden dolayı zaten binlerce
vatandaşımız işsiz kalıyor, bana öyle geliyor ki önümüzdeki yıl alternatif
olmadığı için ÇAYKUR’a başvuracak kişilerin sayısı iki katına çıkabilir. İşler
hepten sarpa sarabilir.
Evet, ÇAYKUR bölgemizin
lokomotifidir, insanlarımız için ekmek teknesidir, hep birlikte sahip çıkmak
zorundayız ancak binlerce insanı da sadece ÇAYKUR’a mahkum etmek de neyin nesi?
Bu işsizliği ortadan kaldırmak için
ÇAYKUR’a alternatif olacak sektörlerin açılması için neden kimse ön ayak olmaz?
Bunun için kafa yoracak idareci, siyasetçi yok mu?
Lojistik merkezin yapılması önemli
bir atılım anacak orası liman mı yoksa lojistik üs mü olacak tartışmaları daha
şimdiden yapılıyor.
Umarız korktuğumuz başımıza gelmez
ve doğru planlama ile yatırım hayata geçirilir.
Denilebilir ki var mı bir öneri
diye? Mesela denizimiz var. Avlanma haricinde denizimizden tam manasıyla
faydalanabildiğimizi kim söyleyebilir?
Balık kafesçiliğini geliştirebilsek
hem ihracat yapsak hem de istihdama katkı versek güzel olmaz mı?
Ne tuhaftır ki böyle bir imkana
sahip olmamıza rağmen bu konuda tam manasıyla bir atılım yapamadık.
Ayrıca bütün işsiz vatandaşlarımızı
devlet kademelerine yerleştiremeyeceğimize göre iş insanları da bölge
illerimizde yatırıma teşvik edilmelidir.
Önlerini açmak gerek. Bölgeye
faydalı olacak, istihdama katkı verecek yatırımlar özel sektör eliyle hayata
geçirilmelidir.
Eğer işsizliği önlemek adına
gerekli adımlar atılmayıp hala günü kurtarmak adına işler yapılmaya devam
ederse bölgemizin insanını karanlık günler beklemektedir.
Bizden söylemesi!