Çay kanununun tüm kesimlere hitap etmesi gerekiyor.

Öyle bir kanun çıkarılmalı ki üreticiden çay işçisine, özel sektör temsilcisinden nakliyecisine kadar kısacası tüm paydaşların mağduriyetini ortadan kaldıracak bir kanuna ihtiyaç var. Bunun için de çayın tüm paydaşlarının bir araya gelmesi gerekiyor.

Mağduriyetlerin giderilmesi için çözüm önerilerinin sunulması lazım.

Önerilerin şu sıralar çay kanunu taslağı ile ilgili çalışma gerçekleştiren Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’ne bir rapor halinde sunulması şart.   Bu konuda Rize’de CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz, çay sezonundan önce geniş kapsamlı bir toplantı yapılması çağrısında bulunmuştu.

Ancak gelinen noktada kimseden ses seda çıkmıyor.

Çay İşletmeleri Genel Müdürü Yusuf Ziya Alim, böyle bir toplantıya hazır olduklarını ve buna destek vereceklerini vurguladı. Ancak ortada bu toplantıya ev sahipliği yapacak, düzenleyecek bir kurum, meslek odası, sivil toplum kuruluşu yok.

Toplantının yapılması çayın geleceği açısından çok mühim.

En azından herkes eteğindeki taşları dökse sorunlar çözüm önerileri ile bir dosya haline getirilse ve bunlar çay kanunu taslağına eklense bunun kimseye zararı değil aksine faydası olur. Ama ortada işi üstlenen, sorumluluk almaya çalışan kimse yok.

Mesela Ziraat Odası böyle bir çalışmaya neden öncülük etmez anlayabilmiş değiliz.

Bu tür çalışmalarda neden hep arka planda kalmayı tercih eder kimse bir anlam veremiyor.

Ziraat Odasının, başta ÇAYKUR olmak üzere siyasiler, sivil toplum kuruluş temsilcileri, meslek odaları, üretici temsilcileri, özel sektör temsilcileri, çayın tüm paydaşları ile toplantı tertip etmesi elzemdir. Madem ki önümüzdeki çay sezonunda kimsenin mağdur olmaması için çay kanunun çıkmasını istiyoruz o zaman birilerinin artık elini taşın altına koyması gerekiyor.

Zaten şurada sezona ne kaldı ki.

Bu şekilde vurdumduymazlık devam ettiği sürece bana öyle geliyor ki bu çay kanunu önümüzdeki sezona da yetişemeyecek.

Yine hepimiz fiyatın yetersiz olduğunu, üreticinin özel sektör karşısında ezildiğini, perişan olduğunu konuşup duracağız. Yani kısacası çaydaki sorunların çözümü için bir arpa boyu yol alamayacağız gibi görünüyor. Onun için artık yarından tezi yok artık ciddi bir çalışmanın içerisine girilmeli. Üniversitenin hazırladığı taslağa destek verilmeli.

Sadece bu işi üniversiteye bırakırsak bu çay kanunu taslağının eksik olacağı kanaatindeyim.

Tüm kesimlere hitap edebilecek bir taslağın ortaya çıkması için de herkesin dinlenmesi kanaatindeyim. Hangi kurum, kimler böyle bir organizasyon yapacak açıkçası bizde merakla bekliyoruz.

Kim bilir belki de bizimkisi beyhude bir bekleyiş!