Rize’de bu bayram sevinci kedere dönüştü. Yürekler yandı, iki ailenin ocağına ateş düştü.

Geçtiğimiz hafta sağanak nedeniyle sel ve heyelan meydana gelmiş, 6 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 2 vatandaşımız ise kaybolmuştu.

Ekiplerimiz büyük bir fedakarlıkla kayıp 2 vatandaşımızı aramayı sürdürüyor.

Devletimizim ilgili kurumları, yetkilileri teyakkuzda, sağ olsunlar herkes görevinin başında. 

Ancak biz maalesef tedbirsizlik ve denetimsizlik yüzünden bölgemizde her yıl aynı acıları, felaketleri yaşamaya devam ediyoruz.

Her yıl, temcit pilavı gibi uzmanlarımız aynı uyarıları yapıyor, ilgili kurumları tedbir almaya çağırıyor.

Lakin ne kale alan var ne de tedbir.

İşler aynı vurdumduymazlıkla yürütülüyor.  

Evet, her şey Allah’tan, ancak tedbir almakta bizden.

Kader deyip geçiştirip göz yumarsak tedbir almamaya devam edersek tepeden aşağıya herkes vebal altındandır, bu böyle biline.

Rize, ülkemizin en çok yağış alan ili. Tedbirler buna göre alınmalıdır.

Uzmanlarımızla yaptığımız görüşmede yine hatalı evlerin yapıldığını, küçük derelerde tedbirlerin alınmadığını, yolların bilinçsizce yapıldığını ve bu yolların kenarlarına su arklarının yapılmadığını söylüyorlar.

Vatandaşlarımızın gelişigüzel olarak yaptıkları ev ve yollar karşımıza felaket olarak bize geri dönüyor.

Peki bu bilinçsiz ve gelişigüzel işlere kim ‘dur’ diyecek!

Elbette devletimizin ilgili tüm kurumları.

Acıların yaşanmaması için felaketlerin asgariye indirilmesi için bu işlere izin verilmemesi gerekir.

Riskli olan bölgelerde yapılaşmanın önüne geçilmelidir.

Vatandaşların kendi arazileri olsa bile. ‘Senin arazin riskli burada yapılaşma olmaz’ denilmeli.

Yapı-denetim mekanizması artık kırsal bölgelerde de büyük bir ciddiyetle hayata geçirilmelidir.

Diyeceksiniz ki Rize’de veya Karadeniz bölgesinde riskli olmayan yer mi var?

Riskli bir bölge olduğunu hepimiz biliyoruz. Fakat bu riski asgariye indirmek önlem almak görevimiz. Hem devletimizin tüm kurumları olarak hem de vatandaşlar olarak.

Tıpkı ana derelerde yapılan çalışmalar gibi küçük derelerde de çalışmalar yapılmalı. Kırsal kesimlerde, köylerde inşa edilen evler, açılan yollar uzman ekiplerin yönlendirmesiyle en sıkı tedbirler altında yapılmalı. Göz yumulduğu takdirde her yıl aynı acıları yaşamaya devam ederiz.

Kimseye taviz verilmemeli, her ilçenin belediyesi, kaymakamlığı denetim mekanizmasını çalıştırmalıdır.

Acıların yaşanmadığı, yüreklerin yanmadığı nice bayramlar dilerim. Kalın sağlıcakla.