Artık
görünen o ki Atatürk’e hakaret etmek için yarışır hale geldiler.
Sevda Noyan
denen meczup 10 Kasım 2013'te Atatürk’e put diyerek alenen aşağıladığında,
sizin hiç sesiniz çıkmadı. Duymamazlıktan gelip, hiçbiriniz “Ne diyorsun sen
kardeşim!” demediniz. Üstüne üstelik Atatürk’ün kurduğu partiden de gür bir ses
çıkmadı.
Kusura
bakmayın ama bunun böyle olmasını siz istediniz.
2018 yılında
Safiye İnce denen kadın Anıtkabir'de Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi
Mustafa Kemal Atatürk’e hakaret dolu video çekip paylaştığında, “Ne diyorsun
sen kardeşim!” demediniz. Ne siz söylediniz ne de Atatürk’ün kurduğu partiden şöyle
ağız dolusu herhangi bir ses çıktı.
Kusura
bakmayın ama bunu siz istediniz.
2017 yılında
Süleyman Yeşilyurt, Atatürk’ün manevi kızı hakkında iğrenç sözler söylerken; bu
ülkenin Atatürkçü kadınları önce siz çıkıp da “Olamaz böyle bir şey” demediniz,
sokakları ayağa kaldırmadınız. Deve kuşu gibi kafanızı kuma gömdünüz; görmedim,
duymadım, bilmiyorum dediniz. Hadi siz korktunuz diyemediniz, Atatürk’ün kurup
gözü gibi baktığı partiden de kimse çıkıp da “Sen ne diyorsun kardeşim?” demedi.
Kusura
bakmayın ama bunu siz istediniz.
2017 yılında
Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım ile ilgili hakaret içeren sözler sarf eden
Hasan Akar’ın sözleri için özellikle kadınlar sokağa çıkıp; “Sen ne diyorsun
kardeşim?” demedi. Sizin demediğiniz gibi Atatürk’ün kurduğu partiden bir Allah’ın
kulu da çıkıp “Birader sen ne ayaksın” diyen olmadı.
Kusura
bakmayın ama bunu siz istediniz.
İstanbul
Tuzla’da isimsiz bir sokağa Atatürk’e “Firavun” diyen yazar Nuri Pakdil’in adı
verildiğinde; Türkiye Cumhuriyeti halkı kadını ve erkeğiyle çıkıp da “Bu ne
kardeşim! Bu kadar şerefsizlik olur mu?” demedi. Atatürk’ün kurduğu partiden bir
Allah’ın kulu da “Sen ne demek istiyorsun” demedi.
Kusura
bakmayın ama bunu siz istediniz.
Daha geçen
gün Bursaspor tribün lideri Enes Aydın, Mustafa Kemal Atatürk’e hakaret ettiğinde
sizden yine ses çıkmadı. Ağza alınmayacak laflar söyledi. Ne sizden ne de
Atatürk’ün kurduğu partiden ses çıkmadı.
Kusura
bakmayın ama bunu siz istediniz.
GAZİ DİYOR
Kİ;
Saygısızlığın,
saldırının küçüğü büyüğü yoktur. Samimiyetin lisanı yoktur. Samimiyet sözlerle
açıklanamaz. O, gözlerden ve tavırlardan anlaşılır. Medeniyetin esası,
ilerlemesi ve kuvvetin temeli, aile hayatındadır. Bu hayattaki fenalık mutlaka
toplumsal, ekonomik ve politik beceriksizliği doğurur.
Atatürk bizler için sadece insan değildir, aynı zamanda o bir ilkedir. O bir idealdir, özgürlüktür, bir rejimdir, bir bağımsızlıktır bir medeniyettir. Biz hepsine birden Atatürk deriz; bu yüzden dilimizden düşmez.