Üç gün önce 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Türkiye’nin dörtte
bir yanında çeşitli etkinliklerle
kutlandı. Kadınların talepleri pankartlarala ve sloganlara yansıdı.
Hep bir ağızdan “Eşitlik istiyoruz, korkmuyoruz, hakkımız
bir günle sınırlandırılamaz’’ sloganlarıyla seslerini duyurmaya çalışan
kadınlar erkek cinayetine kurban giden kadınları da unutmadı. Ellerindeki
dövizlerde öldürülen kadınların fotoğrafları ve yaşadıkları dram vardı.
Kadınlar günü her yerde coşkuyla kutlanırken bazı şehirlerde
yollar kapatıldı, kutlamalara müsaade edilmedi.
Bugünün kısaca tarihçesi şöyle: 8 Mart 1857 tarihinde
Amerika’da tekstil işçisi 129 kadın hakları için mücadele ederken yanarak can
vermişti. 8 Mart o emekçilerin anısına Dünya Emekçi Kadınlar Günü ilan edildi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk
yalnız dahi bir komutan değil aynı zamanda kadın ve erkeğin eşitliğine inanan
bir lider olarak da tanınmaktadır. Ulu önderimizin en büyük devrimlerinden biri
kadınların erkeklerle eşit olabilmesinin yolunu açtı, 1934’te kadınlara seçme
ve seçilme hakkını vermesidir. Bu hak dünyadaki birçok ülkeden daha önce Türk
kadınına verilmiştir. Batı bu konuda Atatürk’ü örnek almıştır.
Günümüzde kadın olmak çok zor, ülkemizde ise daha da zor.
Eşitlik ilkesine uyulmadığı gibi her gün kadınların şiddete uğradığına
katledildiğine değer görmediğine şahit oluyoruz. Çalışan kadınlar da mağdur
olabiliyor. Evini döndürmeye çalışan kadınlar da mağdur olabiliyor.
Dünyayı özgür kadınlar kurtaracak. Cumhuriyet demokrasi
özgürlükler ve insan hakları konusunda en çok kadınlara güvenilmelidir. Çünkü
kadınlarımız Cumhuriyetin kazanımlarına ve Cumhuriyet’e kazandırdıklarına
erkeklerden daha fazla sahip çıktığına inanıyorum.
Dünyayı her türlü yoksulluktan yasaklardan özgür kadınlar
kurtaracaktır.
Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun.
İyi hafta sonları…